Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Hoşgeldiniz, Misafir
Son Ziyaretiniz: Perş. Ocak 01, 1970
Toplam Mesajınız: 17
 

AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

SevgiLiye MektupLar...

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Sayfaya git : Önceki  1, 2
Yazar Mesaj
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:25 pm

Bu Sana Son Yazışım..

“Bu sana son sözüm” dermiş gibi bakan. Simsiyah harflerle kirletilmiş bembeyaz
bir sayfa. Neresinden bakılsa acı hangi satırından başlansa hüzün hangi
kelimesi okunsa güvensizlik.

Oysa ki benim; batan güneşin ardından sarıldığım tepeden aşağı inerken çakıl
taşlarıyla birlikte yuvarlandığımda düşündüğüm biri var…

“Bu sana son yazışım…” bir ayrılığın ilanı gibi ölünün üzerine son kürek
toprak gözdeki son damla son kez el sallamak gibi…

Oysa ki benim; Kışın soğuğunda dalgaların kayaları dövdüğü anlarda
fırtınalarda savrulurken sığındığım biri var…

“Bu sana son yazışım...” düşündüklerinin hissettiklerinin ve yaşadıklarının
benim için zerre kadar önemi yok demek değilse ne bu? Sen istediğini söyle
senin söylediklerinin hiç bir anlamı yok demek değilse ne bu?

Oysa ki benim; derinlerde soluksuz kaldığımda ve nefesimin bana ait olmadığını
sandığımda sonsuz gibi görünen karanlığın ortasında umudumun tükendiği anlarda
düşündüğüm biri var…

“Bu sana son yazışım…” diye başlayan ve sana hiç inanmadım sana hiç güvenmedim
diye devam eden satırar bunlar. Üstelik inanmam ve güvenmem için yaptığın herşey
boşa kürek çekmek yetersiz yersiz ve saçma çabalardan başka hiç birşey değil
bunlar.

Oysa ki benim; burnumda yağmur kokusu varken bulutlar hızla akıp geçerken ve
çocuklar ağladığında perdeler uçuştuğunda düşündüğüm biri var…

“Bu sana son yazışım…” ben bunları hak ettmedim… Ama sen herşeye müstehaksın
üzülmelisin kırılmalısın parçalanmalısın yok olup gitmelisin… Senin
söylediklerinden daha değerli başkalarının ne dediği senden daha değerli
bakalarının ne düşündüğü demek bu.

Oysa ki benim; elimi uzattığımda ve saatin her çalışında yanımdayken özlediğim
ve uzaklaşınca her an düşündüğüm biri var…

“Bu sana son yazışım…” Açıkca dilediğini yap ben istediğim kadar daha
yanındayım. Kendimi hazır hissedince girdiğim gibi çıkacağım hayatından demek
bu?

Oysa ki; Aklımın kıyısında dolaşan ve dilimin ucundayken yanarcasına düşündüğüm
deniz gözlerinde dolaşırken yemyeşil ormanlarda yok olup gittiğim biri var…

Tek kişilik dünyamda ölçülü adımlarla yürüyorum. Boshwer dim ve ben artık kendi
MaSaL ıma dönüyorum. Sana geliyorum. Aylardan Nisan sabahın erken saatleri ve
bahar…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:26 pm

Sen nesin hala çözemedim hem dünyanın eşsiz güzelliği hemde en büyük üzüntüsü... Ben seni çok sevdim ama sen hiç sevmedin. Kızamıyorum ben sana. Kızamıyorum ki! İnsan sevdiğine kızamıyor ki... Sen benim nefes alma sebebim hemde utancım sen benim gözlerim sen benim kör kuyularım.

Sen başka yerlerdesin yanımda olmana rağmen ben senin yanındayken sen başka yerlerdesin. Hep elimi uzatsam tutarım seni ama bi o kadar da çok uzaksın. Yüzüne bakarken sevdiğinin başka şeyler gelmek ister dudaklarından dökülen kelimeler başka sözler ama bunu engellemek nasıl bişeydir bilir misin?! Gözlerine

bakarken içinin nasıl ürperdiğini bilir misin? Sen acı çekersin ama karşındaki bunu bile anlamamaz. Sen içten içe hep ölürsün yaşarken ölmek nasıl acı verir insana bilir misin? Ama sadece sen bilirsin... Ama sevdiğin için hiç pişman olmadım. İyi ki bu hayatta sen varsın iyiki tanımışım.

Sen belki çok uzaklarda benden habersizsin. Ama ben senleyim bu da yeter. Sen sevesin diye ben seni sevmedim sen benim olmadan da ben seni hep sevdim.

Bütün güzellikler seni olsun ömrümün canımın canı sevdiğim...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:26 pm

Merhaba sevgili

İnsan bazen yaşamın gerçeklerinden sıyrılıp başka hayallere yelken açmak istiyor. İşin sonunda yelkenlerin suya değeceğini hesap etmeden ama.... Nereye gideceğini bilmeden sona ermesini istemeden beklentisiz. Yazmadan okumadan aşksız parasız paylaşımsız yaşamak istiyor. Oturup derin düşüncelere daldığım hayatın gerçeklerinden bir an için sıyrılıp hayallere yelken açmaya çalıştığım şu zaman diliminde ne diyorum kendi kendime biliyor musun? Hayat; ortak birşeyleri olmayanların ortaklığı ile sürüp gitmekte. Gerçekte sürüp gitmekte olmadığının farkındayız hepimiz de ortak birşeyleri olmayanların ortaklığına mecbur kılındığımızdan ‘ben sana mecburum’ dizesinin inceliğini bile kavramaktan uzak ‘ben sana mecburum’ları varlık nedenimiz sayar olduk......



Seninle bir önceki yarenliğimde bir merhabaya açmıştık yüreğimizi sonra yoldaşlığa giden yolda adımlaşmıştık. Geldiğimiz nokta dostluk. Ancak bu dostluk ‘ben sana mecburum’ dizesindeki anlamda yoğunlaşmamızı getirecek beraberinde. Ben ötekini/seni dost kabul ediyorum ya daha doğru bir anlatımla ben kendimi sana dost olarak sunuyorum ya sana sevgi duyuyorum. Gerçek yalın bembeyaz bir sevgi. Ben kendimi sana dost kılıp dost olarak sunuyorum ya! Senin başarılarından haz alıyorum seni önemsiyorum benim için dikkate alınacak korunacak insanlar arasında baş sıraya yükseliyorsun. Seni büyütüyorum. Seninle olmak hayallere yelken açmakla eş değer benim için.....

Öteki/sen bana günün herhangi bir diliminde (benim için bu noktada zaman zamansızlaşmakta) gereksinim duymuşsun iki elim kanda olsa seni yanıtlıyorum kimi iç fırtınalarını dindirmek adına kimi seni koşulsuz mutlu kılmak adına bende var olanı sunuyorum sana. Bütün maddesel değerlerin ötesinde bir yerde taçlanıyorsun. Seninle olan dostluğuma emek veriyorum sevgi katıyorum özen sunuyorum hoşgörü ekliyorum incelikle büyütüyorum yüreğimin en güzel yerinde.

Seni önemsiyorum aşk oluyorum sana hayat oluyorum kucak gözyaşı evren de dinginlik aradığın en kuytu mekan ses sessizlik şiir oluyorum türkü oluyorum ne olmak lazımsa o oluyorum hülasa başımız gözümüz üstüne dostum diyerek......

Ve nihayet yoldaşlığa geçeceğiz diyorsun değil mi? Ben geçiyorum da senin için kararı yine sana bırakacağım her zamanki gibi. Belki de sen kendin için öteki bana karşı hala arkadaşlıkta kalmış olabilirsin. Ancak dostluk güzel dostum yaşandığı şekli ile bir denemeden geçerse (ki bu deneme istemli bilinçli değildir kendiliğinden oluverir) sadece dostluğu deneyen bir krizden başarı ile geçerse yoldaşlık mertebesine erişebiliyor ancak. O nedenle ben yazdığım kimi dizelerde ‘can yoldaşım’ betimlemesini rahatlıkla kullanabiliyorum kendi adıma çekingesiz.

Önce kendimi kendime yoldaş git gide kendimi sana yoldaş kılarak.... Tut ki; dostluk süreci içerisinde bu dostluğu deneyen kriz döneminden geçmekteyiz.. Bu süreçte ortaya çıkan duyarlılıklar (bu tek taraflı tek olabilir bu çok ‘iki’ taraflı tek olabilir bu tek taraflı çok olabilir) saygıyla karşılanabildiği oranda yerini derin bir güven duygusuna terk edecek olan yoldaşlık evresi söz konusu olabilsin.Yoldaşlık senin kendinle insanın insanla beraberliğinin en derinidir. Nasıl mı? İkili ilişkiler içerisinde kişilerden biri kendini yanılgılar çelişkiler zayıflıklar içerisinde buluvermiştir birden. Aşırı duyarlı olduğu bir dönemden geçiyordur belki de olur a hatalar yanlışlar yapmıştır dengeler bozulmuştur bütün bildiklerini yaşadıklarını sorguladığı bir devreye girmiştir. Hiçbir şeyin yolunda gitmediği zamanlardan birindedir belki de. O zaman ben kendimi kendime/sana yoldaş kılmışsam adamışsam bilirim ki benim ilgime anlayışıma sevgime ihtiyacın vardır. Bilirim ki eğer kendime/sana yoldaşsam ben; sevdamla desteğimle dengemle yanındayımdır. Sana vereceğim sonsuz güzellikleri paylaşmaya açığımdır. Kendimi sana kapamam sana yoldaşsam bütün zamanlarımı sana vermek için hazır olduğumu bilirsin bu birlikte yol aldığımız süreçte.

Sana yoldaşsam hatalarının yanlışlarının hesabını tutmam. Ama sana yoldaşsam bir hatalı konum içerisinde gördüğümde seni ikaz etmekte de tereddüt etmem. Bu ikazın senin gelişmen yolunda yapıcı bir ikaz olduğunu bilirsin sen.

Sana yoldaşsam seni yıpratmaya çökertmeye incitmeye aşağılamaya örselemeye daha başta yanaşmam. Sana yoldaşsam bana güveniyorsun demektir bu güvenini kötüye kullanmam dahası senin güvenine ihanet etmem seni kullanmam.... Sana yoldaşsam eğer bana yönelik kimi ihmallerine karşı seni suçlamam. Ancak kendince nedenlerin olduğunu düşünüp sonsuz bir hoşgörü ile açarım kollarımı sana. Sana yoldaşlığım emek ve sevgi ile gelmiştir bu güne ve alabildiğine özgürdür üstelik. Bu nedenle bir çok sıradan ikili ilişkilerde oluşan stresli gerilimli anlara da göğüs gerebilmektedir .

Eğer sana yoldaşsam değerli dostum o takındığın güçlülük masken arkasında kopan fırtınaları seni görmesem seni duymasam bile bilirim. Ama yoldaşlığım öyle incelikli ve duyarlıdır ki gömüldüğün o sessizlikte sen istemeden rahatsız etmem seni. Çünkü sana insan olarak saygı duyarım. Gelişimini başarını mutluluğunu isterim. Bu nedenle seni yargılama hakkını görmem kendimde. Ben sana dost olarak bende olanlardan yapabileceklerimden verebileceklerimden sorumlu tutarım kendimi sende olmayanlardan yapamayacaklarından veremeyeceklerinden değil.......

Ben önce kendimi kendime yoldaş kılabildiğimdendir ki kendimi sana yoldaş olarak sunabiliyorum artık.

Çokça iki karşı cins veya iki aynı cins arasında bu tür ilişkiler yaşanmaz. Birşeyler yaşanır olası bir krizle çökme noktasına gelindiğinde de insanlar dönüp sorarlar; ‘neden böyle oldu?’ diye. Şimdi kendine yoldaş olamayan kendi ile yol almayı bilmeyen buna tahammül bile edemeyen bir başkasına nasıl yoldaş olacak....


Senin ötekine/bana yoldaşlığına gelince yoldaşlığa kadar geldi mi? Dostluk aşamasında mı kaldı? Yoksa ne dostluğu daha en başında o el sıkışma noktasından bir adım öteye bile gidemedi mi? gibi soruların yanıtını sen vereceksin.

Ama önce kendine arkadaş dost yoldaş olmayı dene derim. Tabiî bu senin bileceğin bir şey benimki sadece dostane bir öneri... Önce kendinle sorunlarını aş ki; gerisi kolayca gelsin. Zor elbette. Hele son aşamaya gelmek. Önce kendinle yoldaş olabilmek sonra da kime yoldaş olmak istiyorsan onunla birlikte yol almak. İnsan oğlunun o iyilikten güzellikten sevgiden çok kötülüğe çirkinliğe sevgisizliğe yatkın beyni yüreği önüne kara bir çalı olarak sıkça çıkacak emin ol. Her yerine takılıp kanatacak acıtacak yaralayacak seni. Bu uzun tehlikeli yolculuk biraz cesaret çokça sevecenlik dürüstlük yalansızlık ister. Ben başaracağına inanıyorum. Sen zor olanı seversin biliyorum.


Bir çok olguya emek vermekten katılmaktan yardım etmekten sevmekten hoşlanırsın mutlanırsın. Bu kez kendinle başla işe. Kendini destekle besle büyüt. Ödülün gerçekten emeğine değecek inan.
Ben her insanın yoldaşça bir ilişkiyi öğrenmesinden kavramasından anlamasından ve böyle bir ilişkiyi büyütüp geçekleştirmesinden yanayım. Ara sıra isyanlar yaşayacak olsan da karşılaştığın fırtınalardan çok bu fırtınaları nasıl atlattığınla ilgilen. Dünyanın bütün eksilerine ve yaşamın bütün kalleşliğine insanların bütün vefasızlığına ve bütün sevgisizliğine rağmen yaşam içerisindeki kavgalarına devam ederken kendinle barış içerisinde olmayı sürdür derim. ‘Dünyayı güzellik kurtaracak. Bir insanı sevmekle başlayacak her şey’

Devamını sen getir istersen?
Türküleri duy !
Türküler gibi yaşa
Gerçek yalansız insanca dostça yoldaşça....
Bir insanı sevmekle başla işe mesela kendinle.

hoşça kal seni öperim yüreğini de..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:26 pm

Evet kendimi çok iyi hissediyorum ve hayat da iyi gidiyor... Beni benden çalıp da gittin nasıl iyi olmam ki ya da nasıl hayat iyi gitmez ki?...



Giderken bahar kokulu gülüşlerini de götürdün yanında. Düşmanlığım bu yüzdendir belki de baharlara. Ve işte bir günah daha işliyorum çünkü sevmiyorum artık çiçekleri ve genzimi yakıyor kokuları...

Giderken deniz kokulu gözlerini de götürdün yanında dalıp da gittiğim bakarken ruhumu titreten ışıl ışıl hayat dolu gözlerini... Yağmurda sokaklarda ıslanmalarımı da aldın benim sokaklarımı çaldın vicdanımı ve ruhuma dar gelen sevgimi de götürdün giderken...

Gecelerimi götürdün ve gökyüzü de baktığımda gördüğüm yıldızlarımı soldurdun dalgaların melodisine kaldırdığım kadehimdeki sıvının tadını da aldın benden...

Sigaramı da çaldın benden ciğerlerime çekerken dumanını hırsala beynimdeki benden başka benlerle savaşta kullandığım elimdeki tek silahımı da aldın... Şimdilerde bir de kadehlerimde mermi olduğunu söylüyorum dostlarıma beyaz su yerine artık...

Sımsıkı sarılmalarımı da aldın gittin içimdeki yaramaz çocuğu da öldürdün... Hayallerimi de vurdun giderken sırtına düşlerimi paraladın cesur görünen yanlarıma kapanmaz yaralar açtın... Dalgın ellerim ceplerimde yürüyüşlerimi ve sen kadar sevdiğim yalnızlıklarımı da anlamsızlaştırdın gidişinle...

Oysa ölüm kadar sevmiştim seni ben... Onun kadar gerçek onun kadar yakın ve onun kadar dost bilmiştim seni... Ve sen gidince anladım ki çokça sevdiğim ve birlikte söylediğimiz o şarkının mısraları gibisin sen... Önce elimden tutun. Sonra bırakıp gittin. Yıllanmış şarap gibi yaktın içimi yaktın...

Gördüğün gibi iyiyim...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:26 pm

Sana akıyorum kaygısızca ve hiçbir şey bunu engelleyemiyor ve geri çeviremiyor bu akışı. Çünkü sen her tarafımdasın. Sağımda solumda arkamda karşımda... Ne yana dönsem ne yana yol almaya kalksam ulaşacağım son nokta sensin orada yalnızca sen varsın...



Sana akıyorum çünkü senin yolunda gidiyorum attığın adımları takip ediyorum sorgulamadan. Önüme çıkan hiçbir ayrım hiçbir kavşak ilgilendirmiyor beni. Yürüyorum peşin sıra yürümenin en zor olduğu yol bu olsa bile yürüyorum... Şikayet de etmiyorum çakılından tozundan toprağından üstelik. Sana yaklaşabildiğim her adımda mutlu oluyorum ya da yaklaşmayı başaramasam da bu umudu yaşamak heyecanlandırıyor beni...

Sana akıyorum çünkü hayatın akışı kadar doğal sana akışım... Doğa nasıl ki her canlının yaşaması için bir düzen kurmuşsa ve nasıl ki kuralları varsa doğada yaşamanın benim var olmamın da yaşamamın da kuralı sensin senin var olduğun bir düzen içerisinde ben olabilirim ancak...

Sana akıyorum çünkü sesinde bedeninde kuşatmış durumda beni... Sana karşı savunma dahi yapmıyorum ve böyle bir teslimiyet de rahatsız etmiyor beni... Yüzüne gözlerine ellerine baktıkça sesine yüklediğin gizleri çözerken hep kendimden bir şeyler buluyorum sende...

Sana akıyorum çünkü o kadar çok paylaşacak şeyimiz var ki seninle... Bu güne kadar paylaştığımız her şey her an umut veriyor sonrası için bana ve ben belki de sende bu umudu yaşamayı yaşatmayı seviyorum... Biliyorum ki hayatın bir yerinde sadece bize özel bir çiçek var o çiçeği birlikte bulup kokusunu ciğerlerine çektiğimizde hayata ve birbirimize sımsıkı sarılacağız...

Sana akıyorum çünkü bir insanı tutkuyla beklentisiz ve delice sevmenin tadını sende yaşadım ben... Bunun anlamını senle öğrenim bunu senden başkasıyla da yaşayamayacağımı biliyorum... Sende seninle yaşamak her an bir şölen tadında ve ben böylesine keyifli böylesine eğlenceli ve hayat dolu bir şöleni bırakıp gitmek istemiyorum...

Sana akıyorum çünkü “hayatın uslanmaz ruhusun” sen ve ben belki de bu ruha aşığım aslında... Seninle yenileniyorum sadece seni düşünmekle yüreğimde beynimde çöreklenmiş ne kadar kötülük varsa hepsinden arınıyorum bir anda...

Sana akıyorum Bütün coşkum bütün saflığımla... Aşka sevgiye güzelliğe dair ne varsa benimle akıyor onlarda sana... Benim gibi çoşku dolu bir ırmağı da huzurlu sakin bir göle çevirecek tek güç sensin... Ne olur orada kal ayrılma seni gönül gözümün görebileceği noktadan... Sana ulaşamasam bile varlığını hissetmek ve senin yolunda olmak yetiyor bana...
__________________
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:26 pm

Ne keyifle okuduğum şiirler ezberimde ne de bağıra çağıra söylediğim şarkıların sözleri. Dalgın gözlerle yürüdüğüm caddelerde kayboluyorum



Sonsuz bir inatla sarıldığım radyodan gelen o harika melodilerin de tadı yok? Peki ya o yağmurda iliklerime kadar ıslanmalarımı kim çaldı benden? Bilmiyorum!

Susuyorum artık... Sustukça susuyorum. Sustukça üzerime gelen insanlardan kurtarmak için ruhumu suskunluğuma sarılıyorum. Ama yine de saplanıyor yüreğime bazı kelimeler. Bazıları da acıtıyor üstelik…

Sessiz geceler benim için sığınılan bir liman sanki. Kendimi bulup bulup kaybettiğim karanlıkta şöyle bir uğradığım kelime hazinem de bir anlam ifade etmiyor. Düşünüyorum da bu güne kadar hep; gibi yazmışım gibi okumuşum gibi söylemişim ve en önemlisi; gibi sevmişim...

Elbette hiçbir şey ben ol deyince olmaz. Bunu biliyorum ama zaman da geçiyor hızla. Tükenmez sandığım bütün sözler bitiyor ve ben de yavaş yavaş tükeniyorum... Onca yıldan sonra; hayata dair ne kaldı ki elimde? Kocaman bir hiç! Öyleyse neden bunca çaba neye bunca isyan…

Öyle anlamsızki yaşadığım hayat. Her şey az sonra gerçekleşecekmiş gibi duruyor elimi uzatıyorum tutmak için kayboluyor. Benim dışımda kopuyor bütün kıyametler ve ben kendime uyan bir kıyamet beğenmiyorum…

Kalbime bir kurşun sıkacak gönüllü katilimi arıyorum ya da yüreğime su serpecek elin sahibini... Toprağa ateşi düşürecek denizi yakamozlarla süsleyecek sesin sahibini… Artık basit şeyler bekliyorum yaşamdan. Örneğin kimselerin bilmediği sırlarım olmalı ölürken... Kimselerin gitmediği sokaklarım olmalı... İçimi kanatan özlemlerle yaşlanıp sonra da sessizce gitmeliyim bu dünyadan.

İşte yine susuyorum; siyah bir geceye dönüyor her anım ve okuduğum her şiir kanatıyor yaralarımı. İçimdeki çocuk ölüyor... Yalancı gülümseyişlerle beni ciddiyete çağıran insanları da önemsemiyorum. Elimden kayıp gidenlerden korkmadığımı bilmiyor ki hiç biri…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:26 pm

Susmalıyım...

Yine bir gece ve yine baş başayım kendimle işte yine seni bulup kaybettiğim
yerdeyim.

İnsanın bir şeylere karar vermesi ne kadar zor; ya seni içime gömmeli ya da
artık içimden söküp atmalıyım. Ama her ne olursa olsun susmalıyım. Hangisi daha
zor hangisi daha acı? Gerçekten gitmeli miydin yoksa kalıp yanımda savaşmalı
mı?... Bir yol arıyorum kendime bulduğum tüm yollarsa sana çıkıyor…

Kapanmalı artık gözlerim. Sonsuz bir karanlıkta tek başıma yürümeye devam
etmeliyim... Yürümeliyim ardıma bile bakmadan yürümeliyim parçalayarak
değerleri ve sevgileri yok ederek yaşadığım tüm zamanları...

Nasılda acımasız zaman. Nasıl da yüceltmiştim seni gözümde. Tutup kendi
ellerimle koymuştum en yükseğe sonra keyifle izlemiştim yüceliğini. Ama yine
ben bitirmeliyim. Tutup kollarından indirmeliyim olduğun yerden. Ya da seni
ölene kadar yaşatmalıyım içimde..... Ne kadar zor bir karar..

Bir yanım: “Bir daha kimse hiç kimse onun kadar çok sevilmeyecek” derken bir
yanım sakin sessiz...

Zaman geçiyor acım dinmiyor. Kapanmıyor yaralarım.. Tükenirken ben aklımda bir
tek sen... Görüyor musun yine konuşuyorum ama sessizce. Susmayı öğreniyor
yüreğim..

Ama ben kararımı verdim...

Seninle olduğum zamanları düşünmek bile bana mutlulukların en büyüğünü
yaşatıyor..
Seni Seviyorum ve Ölene Kadar Seveceğim...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:27 pm

Yokluğun buz gibi soğuk


Uzaklardan bir ses olmanı isterdim bir selam bir nefes... "üşüme" diye seslenmeni isterdim... bir el olmanı isterdim bir kol... "özledim" deyip sarılmanı... en karanlık yerinde düşlerimin çıkıp gelmeni isterdim. kınalı bir bahar gibi umut ışığı olmanı isterdim hayatıma... gelseydin ve yaslasaydım başımı omuzuna ağlasaydım doya doya ... geçerdi üşümesi yüreğimin geçerdi üşümesi içimin kirpiklerimde yağmurlar dumanlanmazdı biliyorum...

Seninle suları yeşil bir ırmağın kıyısında buluşmak saçlarının kokusundan öpmek içime çekmek ve serin soluğundan içmek sana sarılmak kucaklamak uçmak isterdim…

Ama nafile aramızdaki bütün yollar kapalı... bütün dallar kesik... yokluğun buz gibi soğuk... üşüyorum... yüreğim de donmuş sanki. gözlerimde...
Ateşler içinde bedenim... öyle bir üşüme ki hiç bir şey ısıtmıyor artık. bütün uzuvlarım uyuşmuş. ezip geçiyor ruhumu acılar...

Yoksun işte kalbimin kuyusu en hazin sesle inliyor şimdi. kirpikleri kırılan bir zamanın teninde ağrılı şiirler topluyorum gecelere şimdi...
Bilirim sevmek ve özlemek bir ateşe dokunmaktır; yakmaktır yüreğini yangınlarda. ama ben üşüyorum. yokluğun buz gibi soğuk. yakacak bir şeyimde yok…
Ağlıyorum buza dönüşüyor gözyaşlarım… ağlıyorum akıp gidiyor gözyaşlarım çağlayanlara… bakakalıyorum ardından çaresiz…

Ah! bir el olsan dokunsan alnıma okşasan saçlarımı bir anne şefkatiyle.. geçerdi ağrısı başımın geçerdi biliyorum... bir gül olsaydın bahçemde koklasaydım nefes nefes çekseydim içime derin derin... bir göz olup baksaydın gözlerime çekip alsaydın içindeki hüznü... ah! bir bilsen nasıl sevinirdi yüreğim nasıl sevinirdi dudağımdaki gelincik kapımdaki akasya...

Susuyorum artık derin derin... ve sessizce soluyorum bir hazan yaprağı gibi... oysa ne kadar çok hasretim konuşmaya anlatmaya anlaşılmaya... oysa ne çok istiyorum tüm bedenimden söküp almanı yalnızlığımı hicranımı bir tılsımla...
Yüreğim kanrevan dikenler acımasız ayaklarım kırık koşamıyorum artık doruklara menzil uzak...

Gel. yüreğim ol seher gülüm her ölümümde bana yeniden hayat ver. elim ol ayağım ol canım ol... gecem - gündüzüm ol... ağlayan gözlerim ol her damlada yeniden doğur beni yeniden doğur umudumu. her öldüğümde yeniden yarat ki seni ne kadar özlediğimi anlatayım yeryüzündeki bütün canlı cansız varlıklara ne kadar çok sevdiğimi ...

Önce sen gel sevgilim solmadan resimler şiirler sislenmeden... islenmeden geceler ... sonra ölüm gelsin...

Yoksun işte kalbimin kuyusu en hazin sesle inliyor şimdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:27 pm

GÜNEŞİ UYANDIRMAKTAN GELİYORUM...

Hep karanlığın gizeminde kaybetme nedenlerimi bulmaya çalıştım. Tuttuğum nefeslerim geldi aklıma. Kelimeleri susturmak için yutkunmalarım. Bakışlarıma düşmesin diye gün ışığı gözlerimi yumardım. Dizlerimi bağlardım sana koşmamak için. Ellerimi dolardım kendime.Yakarmak istemiyordum seni Tanrı’dan. Olmayacak duaya amin dememeyi çoktan öğretti hayat. Beklentilerle hareket etmemeyi ve sadece susuyordum. Yapabildiğim en güzel ve bana ait en özel tavrımı takınıyordum sana.

Sana ait güzeli-çirkini iyiyi kötüyü hazmediyor şimdi sevdam. Öğütüyorum duygumu. Belki adını koymak için belki olan adından caymak için. Sana uzak kalıyorum. Bu kendime yakın kılıyor beni. Kendimi mi senden çok seviyorum? Seni mi benden koruyorum? Bilmiyorum.. susuyorum...
__________________
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:27 pm

"elimde bir harita var; hangi sözün bedeninin neresini dağlayacağını biliyorum " diyorsun. Neye yarar bunların benim cümlelerim olmadığını bilmen? bak bu ayrılık; senden değil kendimden...



Birbirimizi gördüğümüz ilk gün üzerinde aynı bluz vardı benim üzerimde de bu gömlek. Zaman geçti; başka bir masada bize yabancı iki suret olarak oturuyoruz.

"sonuncusunda adın geçiyor ama duymayacaksın" diyor ya sesin o an adına dair binlerce hikaye kurguluyorum. Hiçbirini beğenmeyeceksin; biliyorum. Hikayeler yazarım ben şairane sözler uzağımda!
"hayat çarpmış sana; içindeki sıkıntı bundan" diyorum.
"maça kızı hep benim elimde olacak" diye cevap veriyorsun. (ilgisiz cevaplara ben alıştım da okuyucu gizli anlamlar arıyor altında...)

Oysa oyun o kağıtla bitmiyor. Bak bu ayrılık; senden değil kendimden...

Yollara düşemeyecek kadar çocuktu bu yüzden sana emanet ettim o düşü. Büyümesine izin verme...

Bak; bu ayrılık...

"sana hoşçakal diyemem ama şimdi gitme vakti " diyor bir şarkıda...
Susayazma mevsimi geldi benim için sanırım...
Susmalı durmalı biraz...

Vakit yazıya dönüşe vurunca gelmeli; belki bir daha hiç yazmamalı...

Bugün garip bir gün; yağmur sıkıntısı var bu gri şehirde...
Daha önce demiştim ya "gitmek için yağmurları beklemeliydin belki de"...

Bir iki saat içinde yağmura keser hava...
Yani gitmek için doğru zaman...
Yazmamak için bir sürü neden...
Nasıldı bu şarkının devamı?...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:27 pm

Her şeyi burada senle bırakıyorum…
Sevgimi umutlarımı yarınlarımı… en kötüsü yaşamak isteyip de yaşayamadıklarımı…. Hepsini sana bırakıyorum. Belki onlara baktıkça beni hatırlarsın. Ne denli büyük bi hata yaptığını… aslında hiç değmeyecek ufacık şeyler için beni ne kadar büyük bir kırgınlıkla bıraktığını…



Sevgin o kadar küçükmüş ki… yama bekleyen elbiselerin arasında bıraktım seni. Bir daha asla tamir edilememesi için. Yırtılmış parçalanmış… tıpkı senin benim kalbimi parçaladığın gibi….

Geriye dönüp baktığımda yanmış bir aşk görüyorum… her köşesinde ayrı bir acı ayrı bir iz…. Asla silinmeyecek … çıkmayacak yara…

Bir insan en fazla ne kadar kırılabilir ki? Ne kadar incinebilir?

Hayattaki en acı şeydir sevdiği insan tarafından kırılmak. Sen beni kırdın. Hemde hiç değmeyecek bir nedenle. Keşke affedebilsem seni. Keşke şu lanet olası gururumu yenip yanında kalabilsem.

Hiç ister miydim sana böylesine aşıkken çekip gitmeyi? Burada çaresiz bir başına bırakmayı?
Sen benden çok şey çaldın. Sana hakkımı helal etmiyorum….

Kalbimi sende bırakıyorum giderken. Daha fazla kır acıt diye. Nede olsa alışıksın sen…

Mutlu ol diyeceğim ama sen mutlu da olamazsın…
__________________
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:28 pm

Kelimeler eksik kelimeler yarali. Kelimeler ciliz. Tasimiyor anlatmiyor tanimlamiyor bu duyguyu.Ben de... Çok baska bir sey. Sevginin ortasinda derin acilar hisseder mi insan? Aydinlik gülümsemelerin içine hüznü yerlestirir mi durup dururken? Gözlerine bugudiline sitem yüregine burukluk çöreklenir kalir mi asirlarca? Gelmeyecegini bildigi mektup için posta kutusunu hep ayni heyecanla açar mi? Dedim ya baska bir sey bu. Ne kadar yalnizsam o kadar seninleyim su günlerde.


Belki de en basta tutup seni en derinlere koydum diye oldu bunlar.
Kimseler ulasmasin diye
kimselerin bilmedigi
bulamayacagi yollara götürdüm seni.
En derinlerde tuttum.
Bana sakladim.
Derine hep daha derine...
Seni yapayalniz
bir tek bana biraktim.
Paylasamadim Yanlis yaptim.
Sana ulasan yollari kaybettim diye bütün bu saskinliklar.
Kendimi oradan oraya vurmam.
Sagimda solumda ne zaman dikildigini bilmedigim duvarlara çarpmam
hiç görmedigim çukurlarla bogusmam.
Denizlerin gürültüyle gelip vurdugu dehlizlerin acili duvarlari gibiyim.
Duvarlarim yosunlu duvarlarim kaygan duvarlarimdan hiç tükenmeyen sular
siziyor.
Tutunamiyorum.
Renklerim gün içinde degisiyor.
Soluyorum
soguyorum.
Günes ulasmiyor içerilerime.
Küfleniyorum
yaslaniyorum.
Yalnizliklar pesimde.
Dokundugum her islak duvardan pis kokulu bir yalnizlik bulasiyor üstüme. Yapis
yapis vicik vicik bir yalnizlik bu.
Biliyorum
bütün bunlar
hep benim suçum.
Seni sakladigim yere ulasamaz oldum.
Yollar gitgide uzadi ve karisti.
Ümidimi isitacak
parlatacak
kimildatacak bir seylere ihtiyacim var.
Ah onun ne oldugunu biliyorum.
Sonu sana geliyor her cümlenin.
Her seyin basinda içinde ve sonundasin.
Bu degismiyor.
öyle içimsin ki.
Birden aklima geldi
tuttum sana bir mektup yazdim dün.
çok mutluydum...
Gün içinde neler yaptigimi
nelere kizip
nelerle mutlu oldugumu
tek tek anlattim.
Mevsimlerin ve insanlarin nasil karisik ve beklenmedik olduklarini yazdim.
"Yine zamansiz yagmurlar" dedim
"Daha önce hiç bu kadar zayif degildi günes isinlari" dedim
"Gerçekten buradaki sarkilari hiç ögrenmeyecek
bilmeyecek
söylemeyecek misin?"
dedim.
Çok uzun bir mektup oldu..
Basindan sonuna kadar okudum da.
Neler yazmisim diye merakimdan.
Sonra çekmecemden bir zarf çikarip
Adini yazdim.
Büyük harflerle
yalnizca adini.
Adresini bilsem gönderir miydim bilmiyorum.
Mektup cebimde.
Cebim yüregime yakin.
Yüregim sende.
Sen yüregime yakin.
Öyleyse mektup sende.
Bu kadar içimdesin iste.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:28 pm

Ilık rüzgarla gelen bir müzik sesiyle dalıverdim uzaklara; "Aşık olmak günahsa ben bir günahkarım pişman değilim tanrım " diyordu yumuşak bir ses bir sızı saplandı ilk önce kalbime sensizlik yüreğimi yakıyordu sana hasrettim sarı kurumuş yapraklar arasında yürürken rüzgarın yüzüme vurmasıyla kokunu duydum sanki yalnızdım mutsuzdum sen yoktun ebediyen gitmiştin.


Şimdi yanımda olsaydın kollarınla beni sarar yüzüme dağılan
saçlarımı parmaklarınla düzeltirdin.. iki taraftan kulaklarımın
arkasına sıkıştırır "Böyle daha güzel aşkım"derdin
yüzüme düşen saçlarıma tuzlu gözyaşlarım karışıyor şimdi.
"Sakın ha ağlama seni birgün bile ağlarken görmek istemiyorum" derdin bana
şimdi bir yerlerden bakıyorsa gözlerin üzülüyorsundur
ama gözyaşlarıma söz geçiremiyorum sevgilim...
Hani biz sonsuza kadar mutlu olacaktık?
Hani birbirimizi terketmiyecektik?
Neden beni tek başıma bırakıp gittin aşkım.?
Kaza haberin geldiğinde inanamadım evimizden nasıl çıktığımı
bile hatırlamıyorum hastanede seni öyle kanların içinde
baygın bir şekilde görünce dünya başıma yıkıldı elini
tuttum ve sen gözlerini açtın
"Sakın ha! Sakın elimi bırakma" dediğin zaman bile
"Gözlerindeki ormanda yağmur yağmasın" dedin
yanaklarımdan süzülen sicim gibi yaşlar yüzüne döküldüğünün farkında bile değildim..
ameliyathanenin kapısına kadar elini hiç bırakmadım ve mecburen
elini ayırdılar benden saatlerce o odada kaldın
çıktığın zaman komadaydın doktorlar ümitsizce gözlerime
bakıyordu seni odana götürdüler.. neydi neden o makinaları
vücuduna bağlamışlardı.? Sen yaşayacaktın.. beni bırakmayacaktın yemin etmiştin..
yavaşça elimi elinin üzerine koydum.. hiç kıpırdamıyordun
günlerce başucunda bekledim farkında bile değildin hep uyuyordun
yanında seni beklerken; geçirdiğimiz günler bir film şeridi gibi gözlerimden geçti
beni kızdırmaların sinirletmelerin ve ondan sonra gönlümü almak için bütün evi
ben yokken çiçek bahçesine çevirmen doğumgünlerimizde birbirimize aldığımız
müzik kutuları hani son doğumgününde sana mavi bir kazak almıştım da hemen giyip
mankenlik yapmıştın ya ve ben seninle dalga geçmiştim sen de pastayı
alıp yüzüme yapıştırmıştın ve sonra da bütün evi pastayla alt üst etmiştik
ne kadar deliymişiz ne kadar aşıkmışız mavi kazağını son gördüğümde kanlar içindeydi..
kaza günü onu giyiyormuşsun meğer çok sinirlettin beni nasıl çıkacak şimdi
kazaktaki kan lekeleri? Olmadı şimdi iyileşir iyileşmez kazağını sen yıkayacaksın..
onu sana ben aldım atmak olmaz ki Hala uyanmadın bir hafta geçti hiç bir kıpırtı yok
doktorların biri gidiyor biri geliyor..
söyledikleri hiçbirşeyi artık anlamıyorum.. bu arada o yağmurlu gün geldi aklıma..
bisikletlerle yarış yaptığımız o gün.. hani ani bir yağmur başlamıştı da eve zor yetişmiştik..
balkonda durup yağmuru izlerken bir gün bebeğimiz olursa ismini
Yağmur koyalım demiştik bizim yağmurumuz yaz yağmuru olsun demiştik Ve bir gün daha geçti işte
yanında sen o yatakta hareketsiz yatarken bir gün daha geçti elim elinde..
ve başım yatağın yanında kendimden geçmişim.. ve aniden elin elimde kıpırdadı..
aniden kırmızı şiş gözlerimi sana çevirdim ve gözlerini açtın
o halinle bile gülümsüyordun bana dudaklarına küçücük bir öpücük kondururken
sessizce gözlerimden yine bilinçsizce tuzlu gözyaşlarım dudaklarına düştü
kızar gibi yine baktın bana "Tamam" dedim "Ağlamıyacağım"
Gözlerime baktın buğulu hiç beklemediğim bir anda dudakların kıpırdamaya
başladı "Affet beni" dedin "Birbirimizi terketmiyecektik
hala daha da seni terketmedim ama." dedin ve gerisini duymak bile istemiyordum
parmaklarımla dudaklarını kapattım "Konuşma yorulma sonra konuşuruz" dedim ama başınla
"Şimdi" dercesine işaret ettin "Şehre inmiştim yıldönümümüz için beğendiğin tek taşlı pırlanta
yüzüğü alacaktım aldım da yanında 25 tane gül vardı arabanın torpido gözünde yüzüğün
koltukta da güllerin vardı" dedin ve devam ettin "Hayatımda geçirdiğim en güzel yılları
seninle paylaştım gözlerim kalbim hep yanında olacak arabadan emanetlerini almayı
unutma" dedin bana gözlerimdeki yaşları artık durduramıyordum
"Bir dahaki sonbahara yürüdüğümüz yolda yanlız yürüyeceksin ve çok güçlü olacaksın
beni affet aşkım seni bensiz bırakıyorum seni canımdan çok seviyorum
son bir öpücük ver bana" dedin ve bir elim elinde bir elimle alnını okşarken istediğini
yaptım dudakların sıcaktı ve aniden makineden ince bir ses geldi
elin elimden kopuverdi. Gözlerin yavaşca kapandı. Doktorlar koşup geldiler öylece orda
kalıverdim hareketsiz kaldım donmuştum sen yoktun artık doktorlar
seni götürdüler artık sen yoktun yanlızdım..
Ve şimdi sensiz geçen ilk sonbahardayım yürüdüğümüz yolda kurumuş yaprakların arasında
tek başınayım. Arabadan bana getirdikleri emanetlerimin biri evde diğeri parmağımda yüzüğünü yaşadığımı
sürece parmağımdan güllerini yatağımın yanından hiç ayırmayacağım mavi kazağını yıkadım
temizledim yastığının üzerinde duruyor.. Hazan mevisimi hüzün mevsimi aşk mevisimi..
ayrılık mevsimi Kulağımda bana söylediğin şarkıyla yürüyorum tek başıma
söz verdiğimiz gibi sarı yapraklı yolda....

"SANA RÜYA DİYEMEM SENDEN UYANAMAM Kİ
NEREDE OLURSAN OL SENİNLEYİM BEN SANKİ
BULUTLU GÜNEŞİMSİN SEVGİLİMSİN BENİMSİN
YAZ YAĞMURUM KIŞ GÜLÜM NEŞEMSİN KEDERİMSİN
SENİNLE DOLU DÜNYAM GÜNDÜZÜM GECEM SENSİN
ÖLSEMDE AYRILAMAM BENLİĞİM RUHUM SENSİN..."

Biliyorum her an her saniye benimlesin beni izliyorsun.
İyi ki şarkılar var ve şiirler. Sen sözünü tutmadın
beni bırakıp gittin. Belki birgün aşkım...
Bu yağmurlar diner ve biz yine birlikte oluruz hiç ayrılmamacasına.

"HER YERDE HATIRAN VAR HERŞEY SENİNLE DOLU
HERŞEYDE SENİN İZİN BU YOL AŞKININ YOLU
ALAMAZ BİN SEVGİLİ KALBİMDEKİ YERİNİ
SANKİ İÇİMDE AÇAR BU SARMAŞIK GÜLLERİ.... "

İyi ki şarkılar var...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:28 pm

Hayatın sana sunduğu herşeye alışmalısın. Bırakıp gidenlere ve geride bıraktıklarına da.



Çünkü kendimden biliyorum eninde sonunda kazanan hayat oluyor ve bize düşen istesek de inat etsek de unutmak oluyor veya alışmak....

Sevmeyi öğrenmemek en iyisi biliyor musun? Belki hayat tatsız tuzsuz bir yemeğe benziyor ama kalbin yanmıyor en azından. İlk defa bu acıya düştüğümde yüreği elinde bir delikanlıydım. Aşkın kendisi zaten tüm damarlarımızdaki kanı çeken bir dertken ben daha kötüsünü yaptım canımdan çok sevdim. Bir kat arttı çektiğim acı. O zamanlar bir daha cesaret edeceğime inanmazdım asla ama bir defa öğrenmeye gör. Zihnini bulandıran esrar gibidir. Bir kere de tiryaki olursun ve bile bile dalarsın acının içine yeniden.

Bir kere öğrendin mi aşık olmayı hiç yapamazsan yoldan geçenlere aşık olursun. Ve bir defa alıştın mı aşk acısına yoldan geçen hepsinin arkasına bile dönüp bakmazsın acısı içinde kalır yine de. Ve kalbin alışmıştır aşık olmaya kaybetmeye. Giderek daha delice aşklar bulur seni zamanla anlarsın ki aşık olunan çok da önemli değildir. Bizzat aşkın kendisidir aşık olduğun.

Duymadığın görmediğin dokunmadığın ve koklamadığın -belki de bunları ummadığın bile- birine aşık olmak nasıl bir şeydir. Aşk değişir. İşte sen tam da o günlerde buldun beni. Ve onun için çok sevdim seni. Onun için aşık oldum. Yirmili yaşlarımın sonuna gelmişim ve aşk deyince acıdan başka bir duygu yaşamamışım. Aklımda aşktan kalma bir kucak dolusu kaçış terkedilmişlik ve aldatılmışlık var. Yine de bile bile düşüyorsam bu aşk değil. En azından adı aşk gerisi ruhu değil.

Sen geldiğinde de biliyordum. Ya senden kaçacaktım ya sen de gidecektin. Sahi bu defa hangisi oldu? Onu bilemedim. Aslında tüm bu yaşadıklarımız benim "kader" diye anlattığım bir hayat sahnesi. Bizden habersiz kuruluyor sahne oyun oynanıyor ve biz de oyunun baş aktörleriyiz belki sonra perde kapanıyor. Böyle bir şey. Seni bulmak ne kadar güzelse seni kaybetmek de o kadar güzel. Hayır yanlış yazmadım. Çünkü içinde sen varsın. İçinde sen varken bir şey nasıl kötü olabilir?

Belki bir gün okuma fırsatın olur ama sana yazıldığını bilmeden. Buraya bir işaret koymalıyım diye düşündüm bir kelime. O kelimeyi okuduğunda kalbin burkulsun ve anla ki bunu yazan benim hikayesi bizim hikayemiz.

Ben alışkınım kaybetmeye...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:28 pm

Mutlu olmakmı dediniz. az önce kapımdan geçer gibi oldu.
zaman mı dediniz. artık sanki geçmez oldu. aşk mı dediniz. artık beni seçmez oldu. söle yar nerdesin şu kara gecelerde yine sensizim etsem bin cümle neye yarar sen duymayınca şimdi olsan ellerinden tutar saatlerce sana bakabilirdim gözlerine sadece gözlerine bitanem. anlatsam kelimeler yetmez diorum anlamıormusun. seni seviyorum duymuyormusun. kara gecelerde seni sevior eminim. şimdi eminim uyuyosundur mışıl mışıl. attın bizi şu gecelere. olsun be gülüm. canın saolsun..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:28 pm

Bir Aşk Mektubu


Şu an 1 şubat akşamı ve rüyamda yine sen vardın. Saat olmuş gecenin 3�ü herkes uyumuş annem babam kardeşim bende uyumuşum ama gönlüm hep ayakta aşkım hep ayakta onlar hiç uyumadı ki. Seni tanıdığımdan sana tapalıdan beri gözüme uyku girmedi aşkımın sevdamın da. Ne tedaviler aradım ne ilaçlar kullandım. Çaresi bir mucize bu hastalığın o da sensin.

Ağlıyorum şu saat unutma beni ağlatan sensin. Uyutmayan hayatı zindan eden sensin. Ne hayat tat veriyor ne o olmazsa olmaz dediğim bilgisayar ne hava ne ekmek ne su.. sadece ama sadece sensin o tat. Sensin benim hayatım sensin.
Benden vazgeçmemi mi istiyorsun? Tamam kabul. Çıksın birisi güneşe yazsın adını (benim yazdığımın yanına) vazgeçerim senden. Ya da sağır bir ressam toprağa düşen gülün sesini çizsin bir kağıda o zaman vazgeçerim senden. O zaman vazgeçerim anlıyor musun? VAZGEÇMEM SENDEN.

Benden kalan birkaç gözyaşı var bu kağıtta sana olan aşkım var. Eğer bir gün ağlarsın olur ya! Bu kağıda ağla. Göz yaşlarımız mutlu olsun sonunda. Onlar kavuşsunlar aşklarına. Biz kavuşamasak da.

Hem ben seni kime vazgeçerim? Kimse senin dudaklarındaki sıcaklığı vermiyor kimse vermiyor sendeki o güzel kokuyu kimse hissettirmiyor senin tenindeki buğuyu hayali kimse bakamıyor senin baktığın gözlerle bana kimse senin dokunduğun hatta vurdun gibi vurmuyor bana kimse tutmuyor senin ellerinle kimse sarmıyor senin gibi kollarıyla kimse ama kimse sendeki aşkı bana vermiyor. Ben sana mecburum sonu olmasa dahi.

Kalbim uçarsa o kelimelerin arasına okurken yakala onu iyi bak incitme olur mu? Arkadaş et kendi kalbinle dost olsunlar aşık olsunlar birbirlerine ölesiye hem de sımsıkı sarılsınlar hiç bırakmasınlar birbirlerini varsın ben onsuzda yaşarım yeter ki onlar mutlu olsunlar.Sana soruyorum? Yakışıklı değilim çok zeki değilim ama aşkım yetmez mi sana? Neden ben değil de seni sevmeyen bir başkası ya da benim kadar değer veremeyen birisi. Neden? Şunu unutma; Kırmızı güllere ulaşmak isteyenler ayakları altında ezilen papatyaların farkına varamazlar.

Senin uğruna vazgeçmeyeceğim şey yok. Gururum hariç. O zaman neden ben değilim neden başkası sana başkasının ellerinin dokunmasına dayanamam. Buna dayanamam anlıyor musun beni? Neden ben değilim Allah'ım? Sebebi ne? Neden Allah'ım neden?
Sana tapıyorum anlıyor musun? Sana tapıyorum? Neden sanıyorsun sizin sınıfa her teneffüs gelişim? Neden sanıyorsun hep başka konular arayışım.

Çok merak etmiştin ya Metin ile benim bildiğim o olayı. Söyleyeyim. Metin bunu Rıza�dan duymuş. Rıza ona ikinizin beraber olduğunuzu söylemiş. Ben bunu duyunca içimdeki tüm gözyaşlarını o an çıkarmak istedim. Sağır olmayı istediğim bunu duymayayım diye bugün olmasın istedim bu olayı yaşamayım diye Kör olmak istedim seni hiç görmeyeyim diye kalbim olmasın istedim sana hiç aşık olmayayım diye hislerim olmasın istedim senin kokuna sıcak tenine alışmayaydım diye. Senin olmamak istedim sana hasret kalmayayım diye. Gözlerim karardı hiç abartısız o an? Metin bıraksa sonsuza dek öyle kalırdım. Rüyayı hep seninle kurardım. Hep ikimiz olurduk hep seninle olurduk kötü kalpliler aramıza girmeye çalışır ama ben hep mani olur buna izin vermezdim. Her şey senin istediğin gibi olurdu. Bir tek aşkımız ortak. Sana adardım her şeyimi. Seninle senin kadar güzel senin kadar iyi senin kadar güzel gözlü senin kadar . Bir bebeğimiz olurdu. Ama neyse ki hatta maalesef Metin beni rüyamdan erken uyandırdı. VE GENE SANA KAVUŞAMADIM.

Hem sana kıyarım hem kendime? Ölümü dahi göze alırım sensiz hayat zaten ölüm bana? Bunlar şaka gibi geliyor ama ben sana kıyamam . Kıyamam sana biliyorsun. Aşkım beni dağlasa da aşkın beni mecnun yapsa da sana kıyamam. Son söylemek istediğim seninle son defa konuşmak istiyorum ve diyorum ki seni çok seviyorum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:29 pm

Biliyor musun?

Yüreğime iyilik yağmurları yağdırmayı bırakalı çok oldu... Mevsimim artık hüzün...

Şimdi acılar biriktiriyorum...

Hiç anlatamadığımı ve anlayamadığımı sandın; oysa her sessizliğim yaşama dair ve bize dairdi benim...

Keşke anlamak isteseydin yüreğini açıp!...

Gözlerime hiçbir zaman yalan konuşturmayı beceremedim yüreğimin aynasıydı onlar olduğu gibi yansıttılardı hislerimi...

Sana bir kez olsun yalan bakmadım...

Yalan konuşturamadım yüreğimi...

Yada yalan şarkılar söyletemedim...

Şimdilerde gözlerim artık suskun birisiyle aynı dili konuşmuyorsan susacaksın!...

Ben bunu bilirim...

Sana karşı duygularım sözlerden nice olduğu için susmaya karar verdim!...

Artık susuyorum!...



Not: Sabah Sabah içimdeki sıkıntı ve hezeyanlarımın kalem ve kağıt ikilisine yansıması olarak döküldü.
Yırtıp atamadım... Öylesine paylaşmak istedim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:29 pm

İkili Delilik...(Alıntıdır)

Hayatın hiç acıması yok bazı yaralara karşı kapanmasına asla izin vermiyor
onların... Sen ne kadar çabalarsan çabala sana izin verdiği kadar güçlü
olabiliyorsun yaşamın ve onun izin verdiği kadarı diniyor acılarının...

Ayrıldık... Çok acıydı... Bir daha asla unutmayacağım ve iyileşmeyecek bir
yaranın sahibi olduğumu bilmiyordum o zamanlar... Sadece ağlıyordum sana ve
bana... Ve yarım kalan yaşayabilecekken vazgeçilen günlere... Baktığım
gördüğüm dokunduğum her şey canımı yakıyordu... Bir türlü sonu gelmeyen
gözyaşlarımla birlikte bu acıdan öleceğim günü bekliyordum... Üstelik de bu
günün gelmesini deli gibi istiyordum...

Ayrıldık...
Acıydı...
Sonra geçti...
Her şey gibi...
Ya da bana öyle geldi...

Bir gün bir yerlerde hem de hiç beklemediğin bir anda - ve özellikle de en
güçsüz olduğun anda - hayat bir yerlerden sakladığı acını çıkarıp vurur
yüzüne... Her şeyin geçip gittiğini sanırken daha az önemsediğini ya da artık
tamamen bittiğimi düşünürken sen aniden bir duvara çarparsın... Ve her şey
tuzla buz olur...

Aslında hiç unutmadığını ve gerçekte hiç de o kadar güçlü olmadığını yüzüne
vurduğunda hayat sen çoktan acılarınla yeniden başbaşasındır... İşte o yara
yeniden açılmıştır yeniden kanıyordur. Üstelik o kan istemesen de hayatına
bulaşmaya başlamıştır yeniden...

Unutmak diye bir şey yok... İnsan hiçbir şeyi unutmuyor... Büyük bir maharetle
geçmişe gömdüğünü sandığı şeyleri hayat bir anda çıkarıp önüne koyuyor...

Yüzleşmek imkansız acımla ayrılıkla ve seninle... Yüzleşmek imkansız sana olan
sevgimle... Ne olur karşıma çıkma... Ne olur çıkma karşıma bir daha...


Artık hayatımdan çıksan diyorum
Bu ikili delilik sona erse
İkimiz için de en hayırlısını diliyorum
Hiç olmamış gibi davranabilmeyi
Bu yok ediciliği anlayabilmeyi
Bir bilsen ne kadar yürekten istiyorum

Lütfen
Görmeyeyim seni
Bir yerlerde karşıma çıkma
Konuşmayalım bakışmayalım
Ne olursun
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:29 pm

Bu senin son gidişin miydi sevgili..?


Bu son gidişin miydi anlayamadım sevgili..Hani hep giderdin ve gelirdin ya geriye bu da onlardan biri miydi..?

Uzun zaman oldu bu sefer söylemek ve sormak zor geliyor ama bu senin son gidişin miydi sevgili...?

Küçük bir oyun oynuyor gibiyiz sanki. Ben ebe olmuşum sen saklanan...

Nerelere saklandın da bulamıyorum seni. “Ah işte ordasın” dediğim yerlerden hep başkaları çıkıyor herkes hep bir ağızdan dalga geçer gibi “çanak çömlek patladı” diyorbense garip bir umutsuzlukla geri dönüyorum ağacıma kaldığım yerden seni aramaya başlamak için.

Bu son gidişin miydi anlayamadım sevgili..Göremeyeceğimi sandığım zamanlarda birden karşıma çıkıyor içimde yeni yangınlar bırakarak geri dönüyorsun. Kimlerin yanına dönüyorsun da uzun sürüyor sessizliklerin? Gittiğin yerlerde bana benzeyen ve tanıdık bir şeyler var mı bari.? Gülmeyi unuttuğun zamanlar kimleri çağırıyorsun yanına..?

Hüzünlerini kovan yürekli biri var mı yani..? Hani bir anda gelip de o puslu havayı dağıtan seni içmeden sarhoş eden ve güldüren hüzünlerini bulamayacağın yerlere saklayan biri..Sen dayanamazsın yalnızlığa. Dokunmak ve karışmak istersin. Yalnız kalmak sana acılarını hatırlatır..bir kadının teninde istemeyerek bıraktığın acıları.

Yalnız kalmak sana çocukluğunun masum düşlerini hatırlatır..ağlamak istersin ama ağlayamazsın. Yalnız kalmak sana tutunamadığın sevgileri hatırlatır; çaresizliğini yıkılmışlığını...arkanda bıraktığın dokunmaya korktuğun özlemleri. Yalnız kalmak sana göre değil sevgili..Sen yalnızlığında kendinle karşılaşır ve ürkersin yüreğinin saatlerce sana karşıt konuşmalarından. Bu yüzden merak ediyorum ya başkalarına da ‘hüzün kovan kuşum’ diye sesleniyor musun acaba..?

Bu son gidişin miydi anlayamadım sevgili..Hani birden için çocuklar gibi şımarmak istediğinde parmakların telefona gider arar ve kusardın ya dizginleyemediğin coşkunu ve manyaklığını..hani bir tek ben anlardım ya senin bu ani çıkışlarını serseriliğini ve türk dil kurumunda bulunmayan hafif meşrep kelimelerini ve cümlelerini..hani kimseyle böyle konuşulmaz deyip de sınırlarını aşardık ya gereksiz kibarlığın ve nazlanmaların..

Uzun zaman oldu içimizdeki bu deliliği ve bastırılmışlığı dışa vurmayalı. Bu yüzden merak ettim bu senin son gidişin miydi sevgili anlayamadım...

Söylenmemiş ve çoğaltılabilecek bütün sözleri kendi adına söyledin ve gittin..Umuduma çılgınlığıma ve kadınlığımın senin yanındayken güzelleştiğine inanırken yokluğunu mutlu edemeyeceğime inandın ve gittin..

Sana karışıp yüreğine akmama izin verip beni göklere çıkartırken; bir anda yere indirdin midemi bulandırdın ve ayrılığı sıkıştırdın parmaklarımın arasına gittin..Ne kadar değerli ve farklı olduğumu anlatmakta zorluk çeken sen; yalnızlığımın en ıssız en karanlık ve en savunmasız zamanlarında beni dinlemedin gelmedin ve gittin..Sevmek bu kadar basit bu kadar kolay ve taşınabilir bir eşya gibi hafif değil; çıkartıp da bir başka yere koyabileceğin. Bu yüzdendir ki sen beni hiç sevmedin sevgili. O “seni çok seviyorum” diye haykırdığın nadir zamanlarda bile bunu söyleyen sen değil senin geçmiş bir sonbahar’da bıraktığın sana benzeyen ama sana çok yabancı olan sesindi.

Bu yüzden sen beni gerçekten sevmedin sevgili. Kendini daha ne kadar kandırabilirsin bilmiyorum ama sen acı çekmeyi seviyorsun... Bense balonlar patlatmayı uçurtmalar uçurmayı ve yaşamayı seviyorum her şeye rağmen. Sen korkularını seviyorsun..bense korkularımın üzerine gitmeyi savaşmayı ve hatta gülmeyi kaybederken bile...

Artık biliyorum bu senin son gidişindi sevgili ve benim son bekleyişim son vazgeçişim sevdandan...

Artık gelsen de ne işe yarar ki..? Ben; sana olan kırgınlığımı yokluğunu özlemini umutsuzluğunu sevmeye başladım. Ben senin giderken bende unuttuğun ve zaman zaman öksüzlüğüne ağlayan sevdanı sevmeye başladım. Ben senin artık beni unutan merak etmeyen ve değer vermeyen yüreğini sevmeye başladım. Şimdi hangi tende üşüyorsun da titrediğini hissediyorum kilometreler ötesinden? Ben senin başka mevsimleri tanımak isteyen o heyecanlı ama tutunamayan bakışlarını sevmeye başladım. Artık gelsen de ne işe yarar ki..?

Parçaladığın sevgimi toparlayabilecek ve çiçekler toplayıp yollarıma serebilecek kadar güçlü değilsin sen. Sen ben değilsin. Hiç olmadın ve olamazsın..O sakladığın yüreğine hiç almadın beni hiç özlemedin gözlerin hiç uzaklara dalmadı belki de şerefime hiç kadeh kaldırmadın. Bu yüzden bu senin son gidişin olsun sevgili ayrılığın hakkını ver. Böyle bir sevgiyi terk edebilecek kadar yürekli oldun beni unutacak kadar da korkusuz ol. Özleme yolunu yolumdan geçirme sesime düşme salaş meyhane masalarında konuşmalarımı arama rakının yanında anma adımı..

Ayrılığın hakkını ver. Çünkü bunu sen istedin..

Bu senin son gidişin olsun sevgili bıraktığın son acı olsun. Ve ben senin yaşayamadığın son sevda olayım...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:29 pm

sevgilinin saçalarını taramak ve onu omzunda uyutmak

sabah uyandığında gözlerindeki çapağa bile aşık olmak

yada yanağındaki yastık izinin ona ne kadar yakıştığını düşünmek

gerisi ne ki....

kaçımız sonsuza dek sürdürebiliriz öpüşmelerimizi sevişmelerimizi

ama biraz özen gösterirsek sevgimize ki en azından kendimiz için

bir çok şey sonsuza değin sürer

aşık olduğumuz kadının yanımızda olması da gerekmiyor ki!

mühim olan doyasıya sevmek sevebilmek

severek elde edilen karşı cinsin takdiri ve

karşılık vermesi değildir her zaman

kendi kalbimizi rafine eder kendi iç kötülüklerimizden arınırız.

Sevmek hep bir kadını sevmekle başlar

ve tüm dünyayı sevmekle devam eder

tükendi nakti ömrüm dilde sermaye bir ahhhh kaldı

keşke eskilerden kalma bir çay bahçesinde

demli bir çay eşliğinde sohbet edebilseydik.

belki o zaman içimizdekileri tüm çıplaklıkları ile ortaya dökebilirdik.

aşık olmanın ve sevmenin

bir amaç uğruna olmamasına inanıyorum

sevdiğinden ne gibi bir beklentisi olabilir ki insanın?

zaten bir beklenti varsa o sevgi değildir ki

ben sana sevgimi verdim sen bana ne vereceksin demek

sevgiye ve aşka

en büyük ihanet değil mi?

benim seni seviyor olmam

seni ne kadar ilgilendirir?

ben zaten içimde seni tanımlamış

ve sana bir sürü anlam yüklemişimdir

sen beni sevemezsin

ben seni kendim gibi

annem kadar çok severken

ve

seni

sana senden yakın durup

gözbebeklerinde beklerken

sen beni benim seni sevdiğim gibi

imkan yok sevemezsin

öyle işte...........



bide senden bulaşan bir hava var ki

bilmiyorum hani bazen herhangi birinden

bazen her gün geçtiğin yol üzerinde gördüğün yüzlerden birisi

sana öyle bir bakar ki

içinde taşıdığı ne varsa senin içine akar hani..

hüznü kederi sıkıntısı sevinci beklentisi...

o an sen sen gibi hissedemez ve sen olmaktan çıkarsın birden

bazen seninle bu durumu yaşıyorum

kendim olmaktan çıkıp

baştan ayağa SEN oluyorum


Dreams
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: SevgiLiye MektupLar... SevgiLiye MektupLar... - Sayfa 2 EmptyC.tesi Tem. 18, 2009 2:30 pm

Oysa seni uyutmayan içindeki o yangınlı hesaplaşmaydı. Gece iner aşıklar yüzler bedenler anılar kaybolurdu; sadece ikimiz kalırdık. Ve sen uykunda sevgimle hesaplaşmaya dalardın. Cennette cehennemi hatırlardın.

Dönüp geriye bakıyorum da sanki yıllar değil yüzyıllar geçmiş aramızdan... Aramızdan ayrılıklar ihanetler kayboluşlar vazgeçişler yeniden bulmalar korkular yalnızlıklar savrulmalar geçmiş. Ve bu ilişki ne çok biçim değiştirmiş...

Seni yollarca şehirlerce uzağından sevdim. Seni kelimelerce şiirlerce yakınından sevdim. Seni dünya üzerinde sanki ilk kez benim için kalemi eline alıp da yazdığın mektuplarca sevdim. Seni umutsuzca beklentisizce hayallerce sevdim uzağından. Hayatımı öyle olduğu gibi bıraktım. Şehrine geldim ama kalbine giremeden sevdim. Neydik biz o yıllarda hiç düşündün mü? Neydik birbirimiz için sevgili?

Geldim. Bana destek olacak sırtımı vereceğim bir aşkın yoktu arkamda. Kendime yeni bir hayat kuracağım yalanını kendim dahil sen dahil herkese söyledim. Oysa tek istediğim seninle birlikte bir hayattı. Öyle cesaretsizdim ki karşında ve öyle açık sözlüydün ki bana karşı ancak iddiasız bir sığınmacı olabildim hayatında. Hayatına iltica etmek isteyen bir yürek sürgünü... Bir aşk meczubu sadece...

Dürüstlük kimi zaman yalanlardan çok daha acımasızmış sevgili... Gerçeğin buzdan ülkesinde yapayalnız kalan yürek hayatta kalabilmek için yalanları bile özleyebilirmiş kimi zaman... Bana aksini ispat etmek için elinden geleni yaptığın o yıllarda buzlar ülkesinde biraz olsun ısınabilmek için aslında beni sevdiğin yalanına inandırmıştım ben de kendimi...

Aşkıma kapalı bir kapının önüne bırakılmış yaralı bir kuş gibiydim. İnanacak bir ibadet gibi yaşayacak tek şeyimdi senin aşkın. Karşılıksız güvensiz sessizce yaşanan bir aşk... Nasıl da hoyrattın bana karşı... Kalbinde değil miydim gerçekten? Neydik biz söylesene? O yıllarda senin neyindim ben sevgili? Can yoldaşın mı? Yol arkadaşın mı? Dostun mu? Sevgilin mi? ..

Sonra bir gün geldi ve unutuldum. Ve bu sorular birer birer bıçak gibi saplandı yüreğime ve yüreğimde yanıtlarını buldu. Unutuluş hepsinin acımasız cevabı oldu. Sonrası dipsiz bir karanlık... Sonrası çaresiz bir çıldırış...

Hayata karışmamak için tek kalkanım tek sığınağımdı aşkın. Tek silahımı yitirdim ve hayata teslim oldum. Aldı beni savurdu başka bedenlere parçası olamadığım o kırık dökük öykülere...

Kırgınlık kimlik değiştirdi ve vazgeçiş oldu benim için. Unutmanın en ağırı unutamadan unutmaktır. Seni sonsuza kadar kaybetmek kimlik değiştirdi ve unutmak oldu benim için. Seni unuttuğum yalanıyla hayatı kandırmaya çalışınca hayat hiç olmadığı kadar acımasız tokatlar indirdi yüzüme... Sonrası dipsiz karanlık... Sonrası hatırlamaya bile dayanamadığım düş yıkımları... Sonrası kesif karanlık ve rutubetli bir kuyu... Koskoca bir boşluk... Sonrası 'yalnızlık' kelimesine sığmayacak kadar derin bir yalnızlık...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

SevgiLiye MektupLar...

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
2 sayfadaki 2 sayfası Sayfaya git : Önceki  1, 2

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Duygusal Kıpırtılar :: Aşk Hikayeleri -
Powered by phpBB © Acemi Forum
Copyright © 2007 By [-İDLE-] & adegerli33