Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Hoşgeldiniz, Misafir
Son Ziyaretiniz: Perş. Ocak 01, 1970
Toplam Mesajınız: 17
 

AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

Romantizm ve Gerçekçilik

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
d3rY@
Moderatör
Moderatör
d3rY@
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 31
Kayıt tarihi : 02/07/08
Mesaj Sayısı : 4509
Nereden : evden :D (ank)
Lakap : şeker :P
Romantizm ve Gerçekçilik Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Romantizm ve Gerçekçilik Romantizm ve Gerçekçilik EmptyPaz Tem. 05, 2009 2:57 pm

Romantizmi "kapitalist-burjuva düzenine", "yitirilmiş düşler" düzenine, iş hayatı ve kazancın bayağılığına karşı bir ayaklanma, tutkulu ve çelişmeli bir ayaklanma olarak tanımlıyor Ernst Fischer. Bu ayaklanma tiyatroda ilk önemli örneklerini on sekizinci yüzyılın ikinci yarısında Almanya'da "Sturm und Drang" (fırtına ve atılış) akımıyla verdi (1767-1785). Goethe'nin ve Schiller'in öncülük ettikleri romantik yazarlar, Rousseau'nun doğaya dönüş öğretisini benimseyerek Corneille ve Rachıe'in neo-klasik kurallarına ve neo-klasisizimle uzlaşarak gelişen burjuva duygusallığına şiddetle saldırdılar.

Sayısız sahnelere bölünmüş oyunlarda, birkaç saat içinde, yıllan kapsayan olaylar anlatılarak yer ve zaman birliği bir yana bırakıldı. Avrupa'nın yaşamakta olduğu devrim bunalımı, romantiklerin oyunlarında ayaklanmalar, soygunlar, kadınların kaçırılması gibi heyecan verici olaylar biçiminde belirmeye başladı.

Romantizmin tiyatrodaki ilk örnekleri Almanya'dan gelmekle birlikte, bu oyunların en önemli esin kaynağı Shakespeare'den başkası değildi. Neo-klasisizme başkaldıran Alman yazarları, Shakespeare'in Almanca'ya çevrilen oyunlarında kendi coşkunluklarına biçim verecek üstün örnekler buldular.

Romantizmin düşünce ve duyguyu dizginleyen kurallara karşı bir ayaklanma hareketi oluşu, ilk bakışta bu akımın devrimci niteliğini çağrıştırır. Nitekim Rousseau, aynı zamanda Fransız Devrimi'ni hazırlayan düşüncelerin başlıca kaynaklarından biridir. Ama romantik akımı temsil eden yazarları ayrı ayrı ele alacak olursak, bu yazarların ortak yanının "devrimci ya da devrime karşı, ilerici ya da tepkici bir siyasal görüşü benimsemeleri değil, bu görüşe akıl ve diyalektik dışı, hayalci bir yoldan varmaları olduğunu" görürüz.

Romantizm, şiirin işleyebileceği konulan ve kullanabileceği dili sınırlayan neo-klasisizme başkaldırmakla birlikte, aşın bireysel tutumu ve öznel yöntemi yüzünden bu başkaldırısın temelinde yatan sorunlara olumlu bir çözüm getiremedi. Buna karşılık Romantizm, şehirle köy arasındaki kopuşu, bireyin toplum içindeki yalnızlığını, kazanç hırsının bayağılıklarını dile getiriyordu.

Burjuva değerlerine başkaldırının ikinci aşaması diyebileceğimiz gerçekçilik. Yalnız şehirleşmenin ve makineleşmenin değil, aynı zamanda yayılmakta olan demokrasi ve eşitlik düşüncelerinin. Bilim ve tekniğin getirdiği ve koşullandırdığı bir anlatım yöntemiydi. Gerçekçilik bir tutum olarak yeni bir kavram değildi. Tarihteki bütün önemli sanatçıların ortak bir özelliği olarak görebileceğimiz bu kavram romanla birlikte nesnel olgulara, deneye ve görgüye dayanan bir yöntem niteliği kazandı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Romantizm ve Gerçekçilik

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Acemi Forum Eğitim & Öğretim :: Ödevler & Tezler & Projeler :: Edebiyat & Türkçe -
Powered by phpBB © Acemi Forum
Copyright © 2007 By [-İDLE-] & adegerli33