Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Hoşgeldiniz, Misafir
Son Ziyaretiniz:
Toplam Mesajınız: 17
 

AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

Cennet & Cehennem !

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
Cennet & Cehennem ! Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Cennet & Cehennem ! Cennet & Cehennem ! EmptyPerş. Şub. 19, 2009 10:38 pm

Cennet & Cehennem !

--------------------------------------------------------------------------------

Cehennem

Derin kuyu ahirette kâfir ve günahkâr kimselerin azap Cekecekleri ceza yeri. Kur'an-ı Kerîm'de inanan ve güzel amel işleyen kimselere Cennet vadedildiği gibi (1); kâfir ve günahkâr kimselere de Cehennem vâdedilmiştir.

Kâfir münâfık ve müşrikler Cehennem'de ebedî kalırlar orada ölmezler ve azabları hafifletilmez.

Tövbe etmeden günahkâr olarak ölen ve Allah'ın kendilerini affetmediği mü'minler ise Cehennem'de ebedî kalmazlar. Kendilerine günahları kadar azap edilir. Sonra oradan kurtulup Cennet'e girerler ve orada ebedî kalırlar.

Allah Cehennem'i diğer yaratıklardan önce yaratmıştır ve şu anda mevcuttur yok olmayacaktır. Nitekim şu ayet bu durumu gayet açık ifade eder:

"Artık o ateşten sakının ki onun tutuşturucu odun insanlarla taşlardır. O kâfirler için hazırlanmıştır. " (2)

"Kâfirler için hazırlanan ateşten korkun. " (3)

İnsanın eğitimi ve iyi davranışlara yönlendirilmesi açısından Cennet ve Cehennem inancının dünya hayatına etkileri açıktır. Kişi gizli ve açık yaptığı her şeyin karşılığını bulacağını ve Cehennem'deki cezânın dehşetini hatırladığında elbette hareketlerine çeki düzen verme ihtiyacını duyacaktır.

Cehennem Ateşi ve Azabı

Ateş insan cismine çok büyük acı ve ızdırap verdiği için ahirette kâfir ve münâfıkların cezası ateşle verilecektir. Böylelikle Cehennem Allah'ın tutuşturulmuş ateşinin ismidir

İşte Cehennem'in en açık vasfı ateş olduğu için bazen Cehennem yerine ateş manasına "nâr" kullanılır:

"Şüphesiz ki münâfıklar nâr'ın en aşağı tabakasındadırlar. Onlara bir yardımcı bulamazsın."
(Nisâ 145).

Cehennem'de görülecek azabın miktar şiddet ve şekillerini ancak Allah ve Rasûlü'nün bizlere bildirmesiyle ve bildirdikleri kadarıyla bilebiliriz.

Kur'an-ı Kerîm'de belirtildiğine göre;
a-Cehennem kâfirleri çepeçevre kuşatır:

"Cehennem inkâr edenleri şüphesiz çepeçevre kuşatacaktır."
(Tevbe 49)





b-Cehennem ateşi sönmez:

"Biz sapık kimseleri kıyamet günü yüzü koyun körler dilsizler ve sağırlar olarak haşrederiz. Varacakları yer Cehennem'dir. Onun ateşi ne zaman sönmeye yüz tutsa hemen alevini artırırız. "
(İsrâ 97)

c-Cehennem dolmak bilmez:

"Ogün Cehennem'e: "doldun mu?"deriz. O! " Daha var mı?" der. "
(Kaf 30)

d- Kaynarken çıkardığı ses:

"Rablerini inkâr eden kimseler için Cehennem azabı vardır. Ne kötü bir dönüştür. Oraya atıldıkları zaman onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler. Nerede ise öfkesinden çatlayacak gibi olur. İçine her bir topluluğun atılmasında bekçileri onlara: "size bir uyarıcı gelmemiş miydi" diye sorarlar. Onlar evet doğrusu bize bir uyarırı geldi; fakat biz yalanladık ve Allah hiç bir şey indirmemiştir siz büyük bir sapıklık içerisindesiniz demiştik " derler. "
(Mülk 6-9)

e- "Ateş onların yüzlerini yalar dişleri sırıtıp kalır. "
(Mü'minün 104)

f- "Boyunlarında halkalar ve zincirler olarak kaynar suya sürülür sonra ateşte yakılırlar. "
(Mü'min 70-72).

g- İnkâr edenlere ateşten elbiseler kesilmiştir. Başlarına kaynar su dökülür de bununla karınlarındakiler ve derileri eritilir. Demir topuzlar da onlar içindir. Orada uğradıkları gamdan ne zaman çıkmak isteseler her defasında oraya geri çevrilirler. Ve kendilerine "yakıcı azabı tadın"denir.
(Hâcc 19-22).

h- Derileri yandıkça azabı tatmaları için yeniden başka derilerle değiştirilir.
(Nisâ 56).

i- Ölümü isterler fakat azabları devamlıdır ölmezler.
(Zuhruf74-77; Fatır36).

Peygamberimizin (sav) ifadesine göre:

"Cehennem ateşi (miktarca ve sayıca) dünya ateşleri üzerine altmış dokuz derece fazla kılınmıştır. Bunlardan her birinin harareti bütün dünya ateşinin harareti gibidir. "

Cezalar işlenen suçlar cinsinden olacaktır. Dilleriyle suç işleyenlerin cezaları dillerine; elleriyle günah işleyenlerin cezaları ellerine vs. tatbik edilecektir.

Kaynak : Cehennem M. Sait ŞİMŞEK Şamil İslam Ansiklopedisi

Cehennemin Kapıları

Kur'an-ı Kerîm'de Cehennem'in yedi kapısının olduğu belirtilmektedir.

"Cehennemin yedi kapısı olup onlardan her bir kapı için bir grup ayrılmıştır. " (Hicr 44).

Onun o cehennemin yedi kapısı vardır. Yani gireceklerin çokluğundan dolayı yedi giriş kapısı veyahut azgınlığın çeşit ve derecelerine göre önce Cehennem sonra Lezzâ sonra Hutame sonra Sa'îr sonra Sekar sonra Cehîm sonra Hâviye isminde yedi tabakası vardır. Her kapı için onlardan (o azgınlardan) bir grup ayrılmıştır.

Ebu's-Suûd Tefsiri'nde deniliyor k: "Muhtemelen yedi kapı ile sınırlanması helak eden şeylerin beş duyu ile hissedilen şeylerle şehvet ve öfke kuvvetlerini gereğine mahsus olmasındandır." Bununla beraber bunda diğer bir ihtimal vardır ki şeriat dili açısından akla daha uygundur. Çünkü cehennem kapılarının yedi olması ile cennet kapılarının sekiz olması arasında apaçık bir ilişki vardır. Bundan dolayı denebilir ki bu kapıların mükellef organlarla ilgili olması düşünülür.

Bilindiği gibi insanın mükellef organları sekiz tanedir: Kalb dil kulak göz el ayak ağız cinsel organ. Bunların yedisi açık birisi gizlidir ki o da kalbdir. Doğrudan doğruya Allah'a bakan kalp kapısı açık olursa bu sekiz organın her biri Allah'ın emri üzere hareket ederek cennete birer giriş kapısı olabilir. Ve bu şekilde cennete sekiz kapıdan girilir.





Fakat içte ruh körlenmiş kalb kapısı kapanmış bulunursa dıştaki yedi organın her biri cehenneme açılmış birer giriş kapısı olurlar. İşte cennet kapıları sekiz olduğu halde cehennem kapılarının her birine ayrılmış bir grup olmak üzere yedi olması Allah daha iyi bilir ki bu hikmetten dolayıdır. "Ve ona ruhumdan üflediğim zaman..." (Hıcr 15/29) ifadesinin şerefine nail olmakla iman ve marifet kapısı olan kalb cehenneme kapalıdır. Ondan yalnız cennete girilir Allah'a erişilir. Kalbi açık olan kimse şeytana uymaz Allah'ı inkâr etmekten ve O'na isyan etmekten sakınır.

Kaynak: Elmalı Tefsiri

Cehennemin Yakacağı

Cehennem'in yakacağı hakkında da Kur'an'da bilgi verilmekte ve şöyle denilmektedir:

"Ey inananlar kendinizi ve ailenizi bir ateşten koruyun ki onun yakıtı insanlar ve taşlardır."

(Tahrîm 6).
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
Cennet & Cehennem ! Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: Cennet & Cehennem ! Cennet & Cehennem ! EmptyPerş. Şub. 19, 2009 10:38 pm

Cennet

Cennet…Cehennem üzerine kurulmuş sırat ile geçilen gizemli hayat… Hz. Adem’in yasak ağacın meyvesinden yediği için dünyaya gönderildiği adres…

Cennet… içinde bulunan bitki ve ağaçların gölgesiyle kaplanmış yerle gök arası geniş bir meyvelik bahçe.

Cennet… iman edip sâlih amel işleyenlerin ebedî âlemdeki makamı…

Cennet… Rablerinin huzuruna suçlu olarak varmaktan korkanların ve nefsini hevasından arındıranların konağı.

Cennet… Allah’ın rızasını kazananlar için mükafat olarak hazırlanmış hoş bir mekan.






Altlarında ırmaklar akar Adn cennetlerinin orada İrem ve Gesi bağlarını mecazda bırakarak çekirdekli ve çekirdeksiz üzüm bağları ve asmalar vardır. Asmalı konaklar vardır içinde huriler oturan. Mü’minler pınar başlarında yüzerler Naim cennetlerinde… Hüsna cennetinde görür Allah’ın kulları Rablerini… Dolunaya bakar gibi temaşa ederler yaratıcılarını… Kimisini aşk-ı Hak almış durur… Kimisi Tur’da Rabbinin tecellisini gören Musa gibi olur. Kimisi kılıçların gölgesinde gelmiştir Cennet’e kimisi anasının rızasını alarak varmıştır selam yurduna… Kimisi sabır sayesinde giymiştir ipek elbiseyi. Kimisi altın kâseden içmiştir Kevser’i…

Peygamberlerin davetine uyarak iman edip dünya ve ahirete ait işleri kulluk vazifelerini elden geldiği kadar güzel bir şekilde yapan temiz ve müttakî kişiler için hazırlanmış bir huzur ve saadet yurdudur. Kısaca ahiretteki nimetler yurdunun adıdır.

Kur'an-ı Kerîm ve hadis-i şeriflerde Cennet çeşitli şekillerde tasvir edilmiştir. Bilhassa Kur'an-ı Kerîm'de ağaçları altından ırmaklar akan Cennetler şeklinde anlatılmaktadır:

"Cennet takva sahiplerine uzak olmayarak yaklaştırılmıştır. İşte size va'dolunan gördüğünüz şu Cennet'tir ki O Allah'ın taatına dönen onun (hudud ve ahkâmına) riayet eden çok esirgeyici Allah'a bütün samimiyetiyle gıyâben saygı gösteren hakkın taatına yönelmiş bir kalble gelen kimselere aittir. "
(Kâf 31-33)

"Tövbe edenler iyi amel ve harekette bulunanlar öyle değil. Çünkü bunlar hiç bir şeyle haksızlığa uğratılmayarak Cennet'e çok esirgeyici Allah'ın kullarına gıyâben va'd buyurduğu Adn Cennet'lerine gireceklerdir. Onun vadi şüphesiz yerini bulacaktır. Orada selâmdan başka boş bir söz işitmeyeceklerdir. Orada sabah akşam rızıkları da ayaklarına gelecektir. O öyle Cennet'tir ki biz ona kullarımızdan gerçekten müttakî olanları vâris kılacağız. "
(Meryem 60-63)

Cennet bu dünyada yapılan iyiliklerin ahirette Allah tarafından verilen karşılığıdır.

Kur'an'da Cenâb-ı Allah şöyle buyurmaktadır:
"Adn Cennetleri vardır ki altlarından ırmaklar akar. Onlar orada ebedî kalıcıdırlar. İşte günahlardan temizlenenlerin mükâfatı."
(Tâhâ 76)

Kaynaklar:
1) Cennet Durak PUSMAZ Şamil İslam Ansiklopedisi
2) Cennet A. Hamit Özyayla İlkadım Dergisi Eylül 2004

Cennet Cehennem Ehlinin Konuşması

Kur'an-ı Kerim'de Cennet ehli ile Cehennem ehli arasında konuşmalar yapılacağı da belirtilerek bu konuşmalardan nakiller yapılmaktadır:

"O gün münafık erkekler ile münafık kadınlar iman edenlere derler ki: "(Ne olur) Bize bir bakın sizin nurunuzdan birazcık alıp-yararlanalım." Onlara: "Arkanıza (dünyaya) dönün de bir nur arayıp-bulmaya çalışın" denilir. Derken aralarında kapısı olan bir sur çekilmiştir; onun iç yanında rahmet dış yanında o yönden azap vardır.
(Hadid13)





Münafıklar) Onlara seslenirler: "Biz sizlerle birlikte değil miydik?" Derler ki: "Evet ancak siz kendinizi fitneye düşürdünüz (Müslümanları acıların ve yıkımların sarmasını) gözetip-beklediniz (Allah'a ve İslam'a karşı) kuşkulara kapıldınız. Sizleri kuruntular yanıltıp-aldattı. Sonunda Allah'ın emri (olan ölüm) geliverdi; ve o aldaltıcı da sizi Allah ile (Allah'ın adını kullanarak hatta masumca sizden görünerek) aldatmış oldu."
(Hadid14)

Cennet de Nasıl Ağaç Dikilir?




Peygamberimiz (s.a.v) buyurdu ki
- Cennetde ağaç yokdur. Oraya çok ağaç dikiniz!.
- Oraya ağacı nasıl dikelim dediklerinde
-Tesbîh tahmîd temcîd ve tehlîl okuyarak) buyurdu.
Yanî (Sübhânallahi velhamdü lillahi ve lâ ilâhe illallahü vallahü ekber) diyerek Cennete ağaç dikiniz buyurdu.

Bir hadîs-i şerîfde
-Bir kimse Sübhânallahil'azîm ve bihamdihi derse onun için Cennetde bir ağaç fidanı dikilir buyurdu.

Görülüyor ki Cennet ağacı dünyâda harfler ve sesler şeklinde bu kelimeye yerleşdirilmiş olduğu gibi Cennetde bu kemâller ağaç şeklinde bulunmakdadır. Bunun gibi Cennetde bulunan herşey dünyâdaki ibâdetlerin iyi işlerin netîceleridir. Allahü teâlânın kemâllerinden herhangi biri bu dünyâda iyi sözlerde ve iyi işlerde yerleşdirilmiş olduğu gibi bu kemâlât Cennetde lezzetler nimetler perdesi altında meydâna çıkar. Bunun içindir ki oradaki lezzetleri nimetleri Allahü teâlâ beğenir. Bunları tadmak Cennetde sonsuz kalmağa ve Allahü teâlâya kavuşmağa sebeb olur. Zevallı Râbi'a (rahmetullahi aleyhâ) eğer bu inceliği anlamış olsaydı Cenneti yakıp yok etmeği düşünmezdi. Ona bağlılığı Allahü teâlâya bağlılıkdan başka sanmazdı!
Kaynak: Mektubat İmam-ı Rabbani 1. Cilt 302.Mektup

Cennet de Allah'ın Görülmesi

Allah'ın Âhirette Görülmesi (Rü'yetullah). Müminler âhirette cennete girdikten sonra Allah'ı göreceklerdir. Bu görmenin mahiyeti hakkında kesin bilgi yoktur. Ancak bilginler Allah'ı görme olayında bu dünyada varlıkların görülmesi için zorunlu olan şartların gerekmediğini ileri sürmüşlerdir.

Kur'ân-ı Kerîm'de "Yüzler vardır ki o gün ışıl ışıl parlayacaktır. Rablerine bakacaklardır" (Kıyâmet22-23) buyurularak âhirette müminlerin Allah'ı görecekleri haber verilmektedir.

Resulullah (sav) buyuruyor:

"Muhakkak ki siz şu ayı görüşünüz gibi Rabbinizi de göreceksiniz. Ve o sırada izdihamdan ötürü birbirinize zarar vermiş de olamayacaksınız"

"Cennetlikler Cennet'e girdiği zaman Allah (c. c.) şöyle buyuracak:

"Size daha da vermemi istediğiniz bir şey var mı?" Cennetlikler de Şöyle derler:

"Yüzlerimizi ak çıkarmadın mı bizi Cennet'e koymadın mı bizi Cehennem'den kurtarmadın mı? (o yeter)."

Rasûlullah sözlerine devam buyurarak:

"Cenâb-ı Hak perdeyi kaldırır Cennetliklere artık Rablerine bakmaktan daha sevimli gelecek hiç bir şey verilmiş olmaz. "

Müminlerin Allah'ü Teâlâ'yı Cennet'te görmeleri herhangi bir yön yer ve şekilden uzak olarak vukû bulacaktır. Bunun keyfiyeti bizce meçhuldür.

"Allah bilir" deriz. Kur'an ve Sünnet'te bildirildiği için kesinlikle böyle inanırız.
Kaynaklar:
1) Cennet Durak PUSMAZ Şamil İslam Ansiklopedisi
2) İlmihal İman ve İbadetler İsam 1999

Cennette Hangi Dil Konuşulacak?

Cennet dili Arapça'dır. Değildir diyenlere deriz ki:
Resululullah (s.a.v) buyuruyor:

"Üç hasletten dolayı Arabı seviniz:
Çünkü ben Arabım
Kur'ân-ı Kerim Arapça olarak nazil olmuştur.
Cennet ehlinin konuştukları dil Arapçadır." (1)

Allah Resülü İki Cihan Serverinin (s.av) konuştuğu dil Arapça olacak da Cennet dili Arapça dan başka bir dil mi olacak. Hz.Adem (a.s) yeryüzüne indirilmeden Arapça konuşacak da Cennet dili mi Arapça olmayacak?

Hz.Aişe r.a. buyuruyor:
Cennet ehli Muhammed aleyhisselamın diliyle konuşacaklar. (2)

(Allahulalem)

Kaynak:
1) Feyzu'l Kadir İmam Münavi İbni abbas'tan rivayet edilmiştir.
2) Mevahib-ül Ledünniye İmam Kastalani

Cennette Kadın

Gerek cennet ve gerekse cehennem hem erkek ve hem de kadın kullar için açıktır yaratılış bakımından bu iki cinsin cennet ve cehenneme girmeyi hak etmede fırsat eşitlikleri vardır. Fiilen hak ediş ise serbest irade ile gerçekleştirilen iyi veya kötü davranışlara bağlıdır.

Kitap ve sünnet kaynaklarında yapılan açıklamaları uslübü ve islamı tam bilmeyenler yanlış anlamışlar yanlış yorumlamışlar bunlardan ilahi sıfatlar mantık ve vicdan ile bağdaşmayan sonuçlar çıkarmışlardır. "Cennetin adeta erkek sultanların sarayı olması kadınların orada da ikinci sınıf kullar durumunda oldukları cehennemi dolduranların çoğunun kadınlar olması..." bu cümledendir. Bu yanlış anlayışları düzeltmek gerekirse;

Ayetlerde ve sayılan çok az sayıda mütevatir (1) hadislerde cennete veya cehenneme girme ve ebedi mutluluğa erme bakımından kadının aleyhinde olan bir bilgi mevcut değildir. Bu kaynaklarda "nimette-külfette cezada mükafatta eşitlik" bulunduğu bildirilmektedir.

Cennet yalnızca erkeklerin sarayları değildir; orada kadın da erkek de saraylarının sultanlarıdır.

Cennette kadına da erkeğe de dilediği arzu ettiği canının çektiği elde edince mutlu olacağı her şey verilecektir.

Cennet sonsuz bir mutluluk yeridir; ancak insanoğlu bu mutluluğu daha önce ne tanımış ne tatmıştır. Bu sebeple insanların dünyadaki zevkleri alışkanlıkları kadın-erkek ilişkisindeki cinselliği olduğu gibi ahirete taşımaları nasları buna göre yorumlamaları gerçeğe uygun değildir.

Mütevatir olmayan hadislerde "cennette erkeklere ikişer adet dünya hatunu verileceği" bildirilmiştir. Bundan kadınların aleyhine ve erkeklerin lehine bir sonuç çıkarmak mümkün değildir; çünkü bu da erkeklerin dünyada tattıkları ve arzuladıkları şeylerin kelimeleri kullanılarak- imrendirmek üzere- söylenmiş bir sözdür. Ayrıca kadın tek olmayı istiyorsa veya başka erke istiyorsa ona da bunlar verilecektir. Burada önmelki olan dünyadaki isteklerimiz ve yapımız ile cennetteki isteklerimiz isteme kabiliyetimiz ve yapımızı birbirine karıştırmamaktır. Problem varsa işte bu karıştırma sebebiyle vardır.

Vakı'a suresinde huriler kastedilerek "..onları bambaşka bir yapıda yeniden yarattım..." (56/2237) buyurulmuştur. Müfessirler bu hurilerin dünyada yaşlanmış ve buruşmuş olarak vefat eden kadınlar oldukların ifade etmişlerdir. Buna göre huriler de melek değil insandır dünyada yaşamış kadınlardır ve cennette sayılan erkeklerden daha fazladır.

Erkek ve kadın olarak Allah Tealanı has ve arif kulları cenne köşk kadın yiyecek içecek bağ ve bahçe için istamezler cenneti aşık oldukları Cemal-i İlahi için özledikleri Habibiullah (s.a.) için isterler.
Kaynak: Prof.Dr.Hayrettin Karaman'ın "İslam'da Kadın ve Aile" isimli eserinin "Cennette Kadın" adlı yazısından özetle alınmıştır.
Mütevatir Hadis: Peygamberimiz'den bize kadar haberin ve bilginin doğruluğundan şüphe etmeyeceğimiz ölçüde ve sayıda kimsenin naklede geldikleri hadisler.

Cennet şu anda var mı?



Ehl-i Sünnet inancına göre Cennet halen vardır yaratılmıştır hazırlanmıştır. Nitekim şu ayet bunu açıkça ifade eder:


"Rabbinizin mağfiretine ve eni göklerle yer kadar olan Cennet'e koşun. O Cennet takva sâhipleri için hazırlanmıştır. "
(Âli İmrân 133)

Peygamber Efendimiz (sav.) şöyle buyurmuşlardır:
"Demincek Cennet ile Cehennem şu duvarın yüzünde bana arz olundu."

"Cennet bana yaklaştı o kadar ki eğer cür'et edeydim salkımlarından bir tânesini size getirebilecektim."

Cennet ve Cehennem’in Ebedîlîği



Cennet’in de Cehennem’in de varlığı ebedî olarak devam edecektir.

Kur’an ve Sünnet nassları hem Cennet’in hem de Cehennem’in şu anda mevcut olduğunu kıyamet haşir ve hesap süreçlerinden sonra Cennetlikler Cennet’e Cehennemlikler Cehennem’e gittikten sonra orada ebedî kalacaklarını açık bir şekilde ifade etmektedir.

Şu kadar ki Cennet’e gidenlerin hiç birisi oradan bir daha çıkmayacak ancak Cehennem’e gidenlerin bir kısmı yani günahkâr mü’minler günahları miktarınca azap gördükten sonra Cehennem’den azad edilecek ve ebedî hayatlarına Cennet’te devam edeceklerdir.

Ancak; bizim varlığımızın sonsuzluğunun Allah Teala’nın varlığının sonsuzluğu “gibi” olmayacağını zira bizim sonsuzluğumuzun da varlığımız gibi “mümkin” O’nun sonsuzluğunun ise varlığı gibi “zorunlu” olduğunu unutmamak gerekir.

Kaynak : Cennet ve Cehennemin Ebediliği Ebubekir Sifil Milli Gazete 17/12/2005

Cennet yeryüzünde miydi?




" Biz: Ey Âdem! Sen ve eşin beraberce cennete yerleşin..."
(Bakara Suresi 35)

Cennet yeryüzünde şeklinde zannedenler olmuşlardır. "Filistin'de yahut Fâris ile Kirmân arasında bir cennet idi. İnişi de oradan Hindistan'a nakliydi." denilmiştir. Bu şöyle bir anlayışla söylenmiştir:
-Çünkü Âdem'in yaratılışı yeryüzünde olduğunda ittifak vardır.
-Kıssada semaya yükselmesi zikredilmemiştir. Olsa idi öncelikle hatırlatılırdı.
-Bir de ebedi cennet olsaydı çıkılmaz ve şeytan oraya giremezdi.

Ancak bu tahmin göründüğü kadar makul ve tabii değildir. Âdem'in yeryüzüne inişi yeryüzünde ortaya çıkması akıl ve nakle daha uygundur.




-Ebedi cennet de devamlı oturmak için girmekle misafir olarak girmek arasında da fark vardır.
-"Cennet" ahirette müminlerin varacağı sevap evidir ki şimdi mevcut fakat dünyada görüşten gizlenmiştir. Ve "Cennet" denilince Kur'ân dilinde bilinen budur.
-Âdem'in cennette oturması hali ahiret âleminin meydana gelişine benzer bir ilk oluştur. Ve bu durum bize göre bir makul âlemdir.
-Yeryüzü ile onun arasında mekanla ilgili bir uzaklık tasavvuruna da lüzum yoktur. O da aynı feza içindedir.

Bunda akla yaklaştırmak için söylenebilecek olan söz: Âdem'in ruhunun bütün kemal kuvvetlerini haiz olarak maddeye önceki unsurlara ilk ilgisi diğer deyişle beşerin aslı olan ilk Âdem'le ilgili hücreciğin esîrî bir şekilde oluşumu ve ondan eşinin ayrılmasıdır. Muhyiddin-i Arabî'nin bir deyişine göre ruhun tabiata ilk verilişidir.

Kaynak: Elmalı Tefsiri Bakara Suresi 35.ayet
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
Cennet & Cehennem ! Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: Cennet & Cehennem ! Cennet & Cehennem ! EmptyPerş. Şub. 19, 2009 10:39 pm

Cennet'in Anahtarı

Son sözü Kelime-i Tevhîd olan kimsenin mükâfatı Cennet'tir .

Bu durumu hadisçiler şöyle yorumlarlar: Lâ ilâhe illallah Cennet'in anahtarıdır ancak bu anahtarın dişleri vardır onlarda ilâhi emirlere bağlı olmak itaat ve ibadet etmektir. Bir de "Lâ ilâhe illallah" demekle birinin müslümanlığına hükmedilmez "Muhammedün Rasûlullah" (Muhammed Allah'ın peygamberidir) sözünü de eklemesi gerekir. Hatta İslâm dininden başka bütün dinlerden uzak olması icab eder. Bu inançta olan kimse ehl-i kebâir (büyük günah işleyen) de olsa günahı kadar Cehennem'de ceza gördükten sonra Cennet'e girecektir.

Muaz b. Cebel (r.a.)'ın Hz. Peygamber (s.a.s.)'den rivayet ettiği şu hadis meseleyi açıklığa kavuşturur:

"-Hiç bir kimse yoktur ki kalben tasdik ederek Allah'dan başka ilâh olmadığına ve Muhammed (s.a.s.)'in Allah'ın kulu ve resûlü olduğuna Şehadet etsin de Allah ona Cehennem'i haram etmiş olmasın (herhalde harâm eder)"

Ehl-i Sünnet ve'l-Cemâat inancına göre "Lâ ilâhe illallah Muhammedün Rasûlullah" diyen ve bunun gereğince iman edip salih amel işleyen her kimse Allah'ın izniyle mutlaka Cennet'e girecektir. Cennetlikler hastalık sakatlık ihtiyarlık huysuzluk vs. hallerden uzak olarak yaşayacaklardır.
Kaynak: Cennet Durak PUSMAZ Şamil İslam Ansiklopedisi

Cennettin Tabakaları

İbn Abbâs (r.a.)'dan gelen bir rivayette Cennetin yedi tabakası olduğu haber verilmektedir. Bu tabakalardan her birinde müminlerin yaptıkları iyi işler karşılığında girecekleri veya yükselecekleri derece veya mertebeler vardır. Bunlar:

1-Nâim Cenneti: "Beni Cennetü'n-Nâim'in varislerinden kıl... "
(Şuârâ 85) (Ayrıca bk. Mâide65; Tevbe 21; Yunus 9)

2-Adn Cenneti : "Şüphesiz ki iman edenler ve güzel amel işleyenler yok mu işte onlar mahlûkatın en hayırlısıdırlar. Onların mükâfâtı Rableri katında And Cennetleridir ki onların altlarından nehirler akar orada onlar ebedî kalıcıdırlar Allah onlardan razı olmuştur onlar da ondan razı olmuşlardır. Bu Rabb'inden korkanlar içindir. "
(Beyyine 8 Ayrıca bk. Tevbe 72; Ra'd 23; Nahl 31)

3-Firdevs Cenneti : "Şüphesiz iman edip güzel amel işleyenler için barınak olarak Firdevs Cennetleri. vardır"
(Kehf 107 ve Mü'minun 11)

4-Me'vâ Cenneti: "İman edip güzel amel işleyenlere gelince onlar için Me'vâ Cennetleri vardır. "
(Secde 19 ve Necm 15)

5-Dârü's-Selâm: "Halbuki Allah Dârü's-Selâm'a çağırıyor ve O dilediği kimseleri dosdoğru bir yola hidâyet buyurur. "
(Yunus 25 ve En'âm 127)

6-Dârü'l-Huld: "O Rab ki fazlından bizi durulacak yurda (Cennet'e) kondurdu."
(Fâtır 35)

7) İlliyyûn :

Her ne kadar İbn Abbâs Cennet'in tabakalarını yedi ile sınırlandırmışsa da ayetlerden anlaşıldığına göre Cennet'in bir çok tabakası vardır. Burada İbn Abbâs'ın haber verdiği ve ayetlerde adları geçen Cennet tabakaları Cennet'in en yüksek tabakalarıdır. Çünkü bu tabakalarda da bir çok tabaka vardır. Nitekim Allah Teâlâ'nın Nâim Cennetleri veya "Firdevs Cennetleri" şeklindeki çoğul ifade eden ayetleri buna delildir.

Kaynak: Cennet Durak PUSMAZ Şamil İslam Ansiklopedisi

Cennetlikler Kimlerdir?



Kur'an ve Sünnet'te ifade buyrulduğuna göre peygamberlerin davetine uyup iman eden ve amel-i sâlih işleyen kimseler Cennet'e gireceklerdir. Bu kimseler Cennetliktir. Esasen Allah'a ve insanlara karşı görevlerini yerine getirmekle insan daha dünyada iken manevî bir huzura kavuşur maddî refah sağlanır ama tam manasıyla huzur ve kardeşlik Cennet'te gerçekleşir:

"Takva sahipleri elbette Cennet'lerde ve pınarlardadırlar. Girin oraya selâmetle emin olarak. Biz O Cennetliklerin kalblerindeki kinleri çıkarır atarız. Hepsi kardeşler olarak tahtlar üzerinde karşı karşıya otururlar. Orada kendilerine hiç bir zahmet dokunmaz ve onlar oradan çıkarılacak da değiller." (Hicr45-48).

Kur'an-ı Kerîm de:

-Namazını eksiksiz kılanlar malından bir kısmını yoksullara ayıranlar ceza-hüküm gününe inananlar Allah'ın gazabından korkanlarırzlarına sahip olanlar sözlerine ve emânete sadık kalanlar doğru şahitlikte bulunanlar (1).

-Cenâb-ı Hakk'ın rızasını dileyerek sabredenler (2);
-Şükredenler (3)
-Yürekten tövbe edenler (4)
-Allah yolunda canını feda eden şehitler (5)
-Allah'a yönelmiş bir kalble idealize olmuş müslümanlara "Allah'ın ölçüsünde Allah'a yönelenlere" (6) içinde ebedî kalınacak Cennet'e girecekleri yüce Rabbimiz tarafından müjdelenmiştir.

"İmran b. Husayn (r.a.)'dan rivayete göre Hz. Peygamber (s.a.s.) Cennet ehlinin çoğunun fakirler olduğunu ifade buyurmuşlardır . Hadis yorumcuları bunu şöyle açıklarlar. Bir çok kötülükleri insana mal işletir. Çoğu insan mal yüzünden azar. Onun için maldan mahrum fakirler çoğunluğu oluşturduğundan bunların Cennet ehlinin çoğunluğunu teşkil etmesi de olağandır.

Zebani

Cehenneme gidenlerle meşgul olan melek cehennemlikleri cehenneme atmaya memur edilen melek cehennem bekçisi. Çoğulu "zebâniyyûn"dur.

Cehennem bekçisi olan zebânîler azap melekleri diye tavsif edilmiştir. Kur'ân-ı Kerîm diliyle zebânî "Cehennem koruyucusu"dur.

Kur'ân-ı Kerîm'in altı ayrı sûresinde dokuz âyette (Zümer 71 73; Duhân 47-50; Tahrîm 6; Mülk 8; Müddessir 31; Alak 18) "zebânî" kelimesine atıflar vardır.

Kelime açık olarak ve "ez-zebâniyye" şeklinde yalnız bir âyette (Alak 18) geçmektedir.

Müddessir 30. âyetinde zebânilerin sayısının 19 olduğu açıklanmış onların melek olduğu özellikle belirtilmiştir.

Kur'ân-ı Kerîm'deki "zebânî" kelimesinin atıf şeklinde geçtiği âyet meâllerinin ilgili cümleleri şöyledir:

"Biz o ateşin bekçiliklerine meleklerden başkasını memur etmedik"
(Müddessir 31)

"Ey iman edenler gerek kendilerinizi gerek ailelerinizi öyle bir ateşten koruyun ki onun yakacağı insanla taştır. O ateşin üzerinde iri gövdeli sert tabiatlı melekler vardır..."
(Tahrîm 6)

"O küfredenler ayrı ayrı bölükler halinde cehenneme sürüldü. Nihayet oraya geldikleri zaman onun kapıları açıldı. Cehennemin bekçileri onlara şöyle dedi..."
(Zümer 71)




"(Zebânilere); Tutun onu da denilir sürükleyerek cehennemin tâ ortasına götürün"
(Duhan 47)

Bu meâller dikkatle incelendiğinde Müddessir 31 ve Zümer 71 âyetlerinde zebânilerin "Cehennem bekçileri" ve "Melek" oldukları Tahrîm 6 âyetinde ise cehennem görevlisi zebânîlerin "Sert tabiatlı melekler" olduğu açıklanmıştır. Duhan 47. âyetinde zebânîlerin "Cehennemlik kişileri iteleyerek" cehenneme attıklarına atıf vardır. Zebânî kelimesi bir tek âyette "Biz de zebânîleri çağırırız" (Alak 18) açık olarak geçmektedir.

Fahruddin er-Râzî "ez-Zebâniyye"yi "Onlar ehl-i meclis ve ehl-i meşveret olan azab melekleridir ki şiddetle tutmak ve atmakla cehennemin işlerine memur olmuşlardır" şeklinde açıklamıştır. İnsanları şiddetle cehenneme itmeğe muktedir oldukları için onlara "zebânî" denmiştir.

Kaynak: Zebani Osman CİLACI Şamil İslam Ansiklopedis
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Cennet & Cehennem !

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: İslam & Dini Bölüm :: Dini Bilgiler -
Powered by phpBB © Acemi Forum
Copyright © 2007 By [-İDLE-] & adegerli33