Konu: Tomas Sivok’a Dair Her ªey... (Röportaj) C.tesi Ocak 03, 2009 12:46 am
Tomas Sivok’a Dair Her ªey...
Baºarılı futbolcumuz Tomas Sivok ve kız arkadaºı Michaela (Miºa) Sachlova, evinin kapılarını ilk kez Beºiktaº Dergisi’ne açtı. Baba olmaya hazırlanan Tomas, özel dünyasını bu röportajda anlattı. İyi anlaºan iki çocukluk arkadaºıyken yıllar sonra sevgili olan, ºimdi de bir bebek bekleyen Tomas ve Miºa ile evlerinde keyifli bir sohbet gerçekleºtirdik. Birbirlerini ne kadar çok sevdiklerini bakıºlarından cümlelere döken genç çift, sorularımızı içtenlikle yanıtladı. ݺte “Miºa’dan vazgeçmem kesinlikle mümkün olmaz” diyen Tomas’ın çok özel dünyası:
Ailen Çek Cumhuriyeti’nde yaºıyor, değil mi? Tomas: Evet, orada babamın inºaat üzerine küçük bir aile ºirketi var. Zaten ben küçükken de babam bir inºaat firmasında çalıºıyordu. Daha çok evlerin çatılarının yapımı ve onarımı ile ilgilileniyorlar. Annem ve benden üç yaº büyük olan erkek kardeºim de orada çalıºıyor.
Sen de herhalde futbolcu olmasaydın bu aile ºirketinde olurdun. Tomas: Hayır, ben yine kesin sporcu olurdum. Çünkü her zaman sporla çok ilgiliydim, 4-5 yaºımdan beri sporla uğraºıyorum. “Futbol mu, tenis mi” sorusunun yanıtını 10 yaºımda buldum ve futbolu seçtim. Hatta ikisi de olmasa muhtemelen buz hokeyci olurdum. Liseyi bitirene kadar buz hokeyi oynamıºlığım da var. Buz hokeyi Çek Cumhuriyeti’nde futboldan daha çok sevilen bir spor. Oturduğum yer küçük bir kasaba olmasaydı, daha büyük bir ºehirde yaºıyor olsaydım muhtemelen hokeyci olurdum. Ama kasabamız çok küçüktü ve futbolda daha baºarılı olacağımı düºünüp ona devam ettim.
Çek Cumhuriyeti’nde kasaba-ºehir arasında nasıl farklar vardır? Tomas: Kasabamızın adı Kamenice... Nüfusu 5 bin civarıydı. Aslında bu küçük kasabada 10 yaºıma kadar yaºadım. Sporla çok fazla ilgilendiğim için bizim kasabamıza en yakın büyük ºehir olan Ceske Budejovice’ye taºındık. (Bu ºehri Budweis biralarından da bilirsiniz. Bu biranın orijinali bu ºehirde üretiliyor. Asıl adı Budvar Budweizer’dır, Almancası Budweis.) Burada spor okuluna gittim ve profesyonel hayatıma baºladım. Budejovice, ºu anda Çek 1. Futbol Ligi’nde mücadele ediyor.
ªimdi çok sakin birisi gibi gözüküyorsun ama küçükken nasıl bir çocuktun? Tomas: 15-16 yaºıma kadar son derece uslu bir çocuktum. Hatta ortaokulda bile her iºimi kendim yapardım. Miºa: Annesi ve babası çok yoğun çalıºtığı için Tomas’a çok vakit ayıramıyorlardı. Tomas da onlara ekstra yük olmamak için özellikle her iºini kendisi yapardı. Yaramazlık yapmayan, son derece sakin, akıllı, uslu, herkesle iyi geçinen, öğretmenlerin de çok sevdiği bir çocuktu. Tomas: Ama 15-16 yaºımdan sonra, yani genç takımdan A takıma çıktığımda insanların çekiºtirmesiyle içimdeki yaramaz çocuk ortaya çıktı. ªimdi çok ºakacı, esprili bir adam olarak biliniyorum zaten.
Siz çok küçük yaºlardan itibaren tanıºıyor musunuz? Miºa: Epey uzun süredir tanıºıyoruz. Tomas: Gerçekten çok uzun süredir tanıºıyoruz. 10 yıldan fazla oldu. Benim en yakın arkadaºım, Miºa’nın erkek kardeºiydi. Birbirimizin evine gidip gelirdik. O kadar sık görüºüyorduk ki, Miºa derslerimde de bana yardımcı olmaya baºlamıºtı. Hatta ödevlerimi yapıyordu. Miºa: (Gülüyorlar) Hayır, ödevlerini yapmıyordum, sadece yardımcı oluyordum. Tomas: Olur mu, yapıyordun. Miºa: Ben yazıyordum, sen temize çekiyordun. Bu nedenle ben yapmıº sayılmam (gülüyor). Benim Tomas’a yardımcı olduğum tek ders İngilizce’ydi. Yabancı dille arası o zaman çok iyi değildi. Tomas: Miºa bizim ödevleri yaparken, biz de kardeºiyle kasabaya inip, çay-kahve içiyorduk.
O zamanlar da bir iliºkiniz var mıydı? Tomas: İlk tanıºtığımız yıllarda Miºa’nın erkek arkadaºı, benim de kız arkadaºım vardı. Dolayısıyla aramızda bir aºk iliºkisi söz konusu değildi. Çok iyi anlaºıyorduk ve çok iyi arkadaºtık. İliºkimizin baºlaması, Miºa’nın üniversitede okumak için Prag’a gelmesinden sonra oldu. İkimizin de diğer iliºkileri bitmiºti ve bir ºekilde bizim iliºkimiz baºladı. 3,5 yıldır birlikteyiz. Miºa: Prag’da çok fazla arkadaºım yoktu. Sürekli ben, kardeºim ve Tomas bir aradaydık. Sinemaya, cafelere, discoya gidiyorduk, gezmeye çıkıyorduk. Bir yerden sonra kardeºim bizimle gelmemeye baºladı. Biz yine buluºmaya devam ettik ve zamanla iliºkimiz baºladı. Uzun süredir birlikte olduğunuz için birbirinizi çok iyi tanıyorsunuz. Hem sevgili hem de insan olarak birbirinizi anlatmanızı istesem... Miºa: Tomas yanımdayken onun hakkında konuºamam ki... Sonradan okusa belki daha güzel olurdu (gülüyor)... Tomas, kesinlikle sözünde duran bir insan. Neyin sözünü verirse muhakkak yapar. O nedenle her ºeyin sözünü vermez. Görüºtüğü insanları çok güzel seçer. Öyle bin tane arkadaºı yoktur, herkesle görüºme derdinde değildir. Birkaç kiºiyi seçer ve onlarla da çok iyi dost olur. Tomas’la iliºki yaºamaya karar vermemin sebebi ºuydu; çok güzel konuºuyorduk, çok iyi anlaºıyorduk, beni dinleyen ve anlayabilen bir insan. Aynı zamanda onun için yaptıklarımın değerini bilen bir insan. Bana her zaman teºekkür eder ve kendisi için ne kadar değerli olduğumu söyler, bunun yanında arkadaºlarıma ve kardeºime de bunları söyler. Hem birlikte olduğu kadını hem de diğer insanları özel ve değerli hissettiren birisi. Çok iyi kalpli, insanlarla özellikle de çocuklarla çok iyi anlaºan birisi. Pek çok değer yargımız da aynı. Örneğin, aileye ve beraber yaºamaya verdiğimiz önem, çocuklara duyduğumuz sevgi gibi... Tomas: Gerçekten de değerlerimiz birbirine çok yakın. Aynı erdemlere değer veriyoruz. Miºa’nın benim için en önemli olan yanı, kalbinin büyüklüğü... Sadece benim için yaptığı ºeyler değil. Zamanında tanıdığımız kiºilere, arkadaºlarımıza, sevdiğim insanlara ve özellikle de aileme karºı davranıºları sevgi dolu. Dolayısıyla ondan vazgeçmem kesinlikle mümkün olamaz. Aynen Miºa’nın dediği gibi, fikirlerimiz ve zevklerimiz de birbirine çok benziyor. Giyimimizden tutun, dinlediğimiz müziklere kadar hemen her ºey birbiriyle aynı. Dolayısıyla çok iyi anlaºıyoruz. İlginç bir ºekilde ruh hallerimiz de çoğu zaman birbirimize çok benziyor. Hani birbirimizi etkilediğimiz için değil, genel olarak böyle oluyor. İlginç bir elektrik var aramızda. Bazen Miºa, benim aradığımdan daha çok benim ailemi arıyor, halini ve hatrını soruyor. Bu benim için çok önemli bir ºey. Evde sukünet isterim ama sevgilimin de yanımda olmasını isterim. Bana her zaman yardımcı oluyor, destek veriyor. Örneğin, haftasonları insanlar genelde dıºarı çıkar ama bizim haftasonları maçlarımız olduğu için benim kız arkadaºım da hiçbir zaman arkadaºlarıyla beraber haftasonu bir yerlere gitmedi. Miºa: Senin için sürekli yemek yaptığımı da söylesene (gülüyor). Tomas: Evet, her ne kadar “Hayatım yarın kampta olacağım, yemek yapma” desem de sürekli yemek yapar. Yemekleri çok da güzeldir.
Sizde de “Erkeğin kalbine giden yol, midesinden geçer” diye bir söz var mı? Tomas: (Gülüyorlar) Evet, var.
En sevdiğin yemek hangisi? Tomas: İtalyan mutfağını çok severim. Suºi ve deniz ürünleri hayranıyım. En sevdiğim yemek ise, “Sviçkova” isimli Çek yemeği; ince bir dilim bifteğin üzerine krema ve onun da üstüne marmelat dökülmesiyle yapılıyor.
Erdemlerden söz ettiniz. Sizin için hayattaki en önemli erdem ve erdemsizlik nedir? Tomas: Benim için hayattaki en önemli erdem, aileyle ilgilenmektir. Miºa: Evet, ikimiz için de böyle... Tomas: Arkadaºlarınız, hayatınıza girip çıkabilir ama aileniz her zaman sizinledir. Her ºartta ailenizin yanında olup onlara destek olmak lazım. Bence en büyük erdemsizlik de, elindeki değeri ya da yeteneği kullanmamak, boºa harcamaktır. İster maddi ister yetenek ister baºka bir ºey olsun... Örneğin, biz futbolcular çok para kazanıyoruz ama etrafımızdaki insanlara da yardımcı olmamız lazım. Ya da belli yeteneklerimiz varsa, bunları çalıºıp, geliºtirmemiz gerekiyor. Dolayısıyla elimizdeki her ºeyi kullanabileceğimiz en iyi ºekilde kullanmalıyız. Bunu kötü bir ºekilde harcamanın, en büyük kötülük olduğunu düºünüyorum.
Tomas bir röportajımızda “hep yapmak istediği ama sürekli ertelediğin ºey”i sorduğumuzda “Kız arkadaºıma evlenme teklif etmek” demiºtin. Siz bir aile kurmayı düºünüyor musunuz? Tomas: Aslında önümüzdeki yıl evlenmeyi planlıyorduk ama küçük bir sürpriz var. Kız arkadaºım hamile. Önümüzdeki aylarda Çek konsolosluğunda bir nikah yapmayı planlıyoruz resmiyet kazansın diye. Ondan sonraki sene, çocuk da biraz kendine geldiğinde büyük bir düğün yapmayı planlıyoruz.
Peki idmanlar dıºında kalan ortak zamanı nasıl geçiriyorsunuz? Tomas: Ben evcimen bir tipim. Birçok futbolcu arkadaºımın aksine dıºarı çıkmayı çok fazla sevmiyorum. En fazla haftada bir akºam dıºarı çıkarım. Evde vakit geçirmeyi çok seviyorum. Antrenmandan sonra eve gelip, dinlenirim. Dergimi okur, televizyon izlerim. Maçları takip ederim. Miºa: Tomas, futbolu çok ciddiye alıyor. Kamplardan bir gece önce bile, bırakın eğlenceyi akºam yemeği için dahi çıkmaz. Evde dinlenir, kendisini maça en iyi ºekilde hazırlamaya, yüksek konsantrasyon seviyesine ulaºmaya çalıºır. Maçlardan sonra da eğer kazanılmıºsa bunun mutluluğunu, keyfini en iyi ºekilde sonuna kadar yaºamaya çalıºır.
Arabaları çok seviyorsun, değil mi? Tomas: Evet, spor arabaları çok beğeniyorum ve araba kullanmaktan büyük keyif alıyorum.
Ne tür müziklerden hoºlanıyorsun? Tomas: Güzel olan her ºeyi dinliyorum ama özellikle de hiphop, rock ve iyi olan pop’u tercih ederim. Favorilerim de, Lil/Wayne, Lloyd Banks, 50 Cent, James Blunt, Bryan Adams.
Filmlerde de güzel olan her ºeyi izler misin? Tomas: Evet, genelde... Mesela, Zoo Lander gibi Ben Stiller’in komedilerini, Gladyatör ve Cesur Yürek gibi tarihi filmleri, Any Given Sunday gibi spor filmlerini çok severim.
En beğendiğin aktris ve aktör kim? Tomas: Colin Farrell ve Jessica Alba, komedyen olarak da Ben Stiller...
Bir söyleºimizde, kız arkadaºınla beraber Adam Sandler’in “Click” filmini izlerken ağladığını söylemiºtin. Senin elinde bu filmdeki gibi hayatını yönlendirebileceğin bir kumanda olsa, nasıl kullanırdın? Tomas: Herhalde hayatımda öyle bir kumandayı kullanmak isteyeceğim tek an, İtalya’da geçirdiğim altı ay için olurdu. Orada hakikaten mutsuz ve huzursuzdum. Bir de yeni hoca gelince takımdaki yerimden oldum ve kendimi çok kötü hissettim. Sparta Prag’a tekrar döndüğüm zamana kadar olan altı ayı geri almak ve hayatımı tekrar yaºamak isterim. Gerçekten hayatımın en mutsuz dönemiydi. Miºa: Aslında o da bir tecrübe... Tomas: Evet, ºimdi bu soru sorulunca böyle diyebiliyorum. Belki de o dönemi yaºamadan ºu andaki halime gelemezdim ve elimdekilerin kıymetini bilemezdim. Böyle bakınca aslında bu tecrübelerin de insana faydalı olduğu söylenebilir.
Türkiye’deki, daha doğrusu İstanbul’daki yaºamınızla ilgili neler söylemek istersiniz? Burada bir “yabancı” olarak yaºamak sizin için zor mu? Tomas: Dil konusunda çok fazla problem çektiğimiz söylenemez. Çünkü Miºa da, ben de İngilizce biliyoruz. Gittiğimiz çoğu yerde, az da olsa İngilizce bilenler oluyor. Ama İngilizce bilen yoksa çok ciddi sıkıntı yaºayabiliyoruz. Aynı ºey, Çek Cumhuriyeti’ne gelen bir Türk için de geçerli olurdu. Gerçi insan iletiºim kurmak istedikten sonra bir ºekilde anlaºabiliyor. Zaten burada kendimi tamamen yabancı bir ülkede yaºıyormuº gibi hissetmiyorum. Diğer Slovak ve Çek futbolcu arkadaºlarım da aynı ºeyi söylüyor. Biz burada yaºadığımız için son derece mutluyuz. İstanbul, büyük, çok güzel ve sonsuz imkanları olan bir ºehir. Yapılacak pek çok ºey, gidilecek pek çok yer var. Ben de büyük ºehirleri seven bir insanım. Bu anlamda Udinese bana çok küçük geliyordu. Bu arada Türkler de, İtalyanlar’dan daha sıcakkanlı ve dost canlısı. En önemlisi ön yargılı değiller. Örneğin, İtalya’ya gidip Çek olduğunuzu söylediğinizde, eski doğu bloğundan gelmiº birisi olarak davranıyorlar. Ruslar’ı, Polonyalılar’ı, Slovaklar’ı, Çekler’i, herkesi aynı kefeye koyuyorlar. Mesela böyle bir ºeyi Türkiye’de kesinlikle yaºamıyoruz.