Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Hoşgeldiniz, Misafir
Son Ziyaretiniz: Perş. Ocak 01, 1970
Toplam Mesajınız: 17
 

AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

CHP

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
tekkeli06
Üye
Üye
tekkeli06
Cinsiyet: Erkek
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 34
Kayıt tarihi : 27/10/08
Mesaj Sayısı : 100
Nereden : Ankara
Lakap :
CHP Vide
MesajKonu: CHP CHP EmptySalı Ekim 28, 2008 3:46 pm


CHP GENEL BAŞKANI ******:


     -''UYUM YASALARINA GÖZÜ KAPALI DESTEK ANLAYIŞINA


     'YETER' DİYORUZ''


     -''301. MADDE, AVRUPA ÜLKELERİNDE VAR MI YOK MU


     BUNU ÖĞRENMEK İSTİYORUM''


     -AKP, TÜRKİYE'YE VERDİĞİ ZARARIN ÖTESİNDE ŞİMDİ


     KIBRIS'A KALICI ZARAR VERME HAZIRLIKLARI İÇİNE


     GİRMİŞ GÖRÜNÜYOR''


     -''TÜRKİYE'DEN ÖNEMLİ BAŞBAKAN DANIŞMANLARININ


     GİZLİCE, KENDİLERİNİ SAKLAYARAK KIBRIS'TA KALDIKLARI,


     İKNA, ETKİLEME ÇABALARINI SÜRDÜRDÜKLERİ, BU


     TEMASLARIN SONUCUNDA TRANSFERLERİN GERÇEKLEŞTİĞİ


     GÖRÜLÜYOR''


     


     (FOTOĞRAFLI-GÖRÜNTÜLÜ)


     


     ANKARA (A.A) - 20.09.2006 - CHP Genel Başkanı Deniz ******, Avrupa Birliğine


(AB), Uyum Yasası adı altında TBMM'ye getirilen her tasarıya doğrudan destek


verme anlayışına ''yeter'' dediklerini belirterek, ''Mesela 301. madde... 301.


madde, Avrupa ülkelerinde var mı yok mu, bunu öğrenmek istiyorum. Ne istiyorsunuz


bizden?'' dedi.


     'Türkiye'de düşünce özgürlüğüne zarar veren yanlış, çarpık bir uygulama var


onu düzeltmek istiyoruz' deniliyor ise bunu ayrıca görmek gerektiğini kaydeden


******, ''AB'nin bizden kendi ülkelerindeki uygulamanın ötesinde bir talepte


bulunmasını haklı bulmuyoruz'' diye konuştu.


     ******, CHP Genel Merkezindeki makamında bir grup gazeteciyle gündemdeki


konulara ilişkin sohbet etti.


     TBMM gündemine gelecek AB'ye Uyum Yasaları ile ilgili görüşlerini açıklayan


******, öngörülen bazı düzenlemelerin Türkiye'nin AB'ye girme arzusunu kullanarak


bazı özel amaçlara ulaşma niyetini ortaya koyduğunu savundu.


     Azınlık vakıflarıyla ilgili düzenlemeyi örnek gösteren ******, 20 yılı aşkın


süreden beri AB ülkesi olan Yunanistan'dan talep edilmeyen konuların ''AB'ye


uyum'' gerekçesiyle Türkiye'ye dayatılmasını anlamanın mümkün olmadığını söyledi.


     ''Lütfen kimse AB adına AB'de olmayan uygulamaları Türkiye'ye dayatmaya


kalkmasın'' diyen ******, bunun ciddi bir rahatsızlık yarattığını söyledi.


CHP'nin bu ad altında getirilen her yasayı sorgulayarak tavır sergileyeceğini


kaydeden ******, özel eğitim kurumlarıyla ilgili düzenlemeye yönelik


eleştirilerde bulundu. Bu düzenlemenin Türkiye'nin geçmişte çok acısını çektiği


misyoner okulları benzeri bir uygulamanın kapısını aralayacak nitelikte


göründüğünü belirten ******, ''Anadolu'nun dört bir köşesinde özel, dini


anlayışlara, mezheplere dayalı eğitim düzenlemelerinin yapılması hiçbir şekilde


kabul edilemez. Getirilen yasalarda bunlar var'' diye konuştu.


     Türkiye'nin ''AB'ye uyum'' gerekçesiyle getirilen yasalar konusunda daha


özenli ve seçici davranmasının zorunlu olduğunu ve kendilerinin bu özeni


sergileyeceğini kaydeden ******, ''AB'nin uyum yasalarına gözü kapalı destek


anlayışına artık 'yeter' diyoruz. Bu konularda sadece oy vermemekle


yetinmeyeceğiz, halka anlatacağız. Bu iktidar da neyi getirdiğini çok iyi


anlamalı. Onların da farkında olmadığını düşünüyorum'' dedi.


     


     -301. MADDE-


     


     TCK'nın 301. maddesinin değiştirilmesi tartışmalarının hatırlatılması


üzerine ******, ''AB Yasası etiketiyle getirilen her yasanın AB Uyum Yasası


olduğunu kabul etmeyecekleri'' görüşünü yineleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:


     ''Mesela 301. madde... 301. madde Avrupa ülkelerinde var mı yok mu, bunu


öğrenmek istiyorum. Ne istiyorsunuz bizden? 'Türkiye'de düşünce özgürlüğüne zarar


veren yanlış, çarpık bir uygulama var onu düzeltmek istiyoruz' deniliyorsa bunu


ayrıca görmek lazım. AB'nin bizden kendi ülkelerindeki uygulamanın ötesinde bir


talepte bulunmasını haklı bulmuyoruz. Bu, kendi ihtiyaçlarımızı dikkate alarak


onlardan daha ileri yasalar yapmamız söz konusu olamaz demek değil. Elbette bu


olabilir ama kimse bizden gelip de AB diye bir takım şeyler talep etmesin. Her


yasa niçin gerekiyor bunu önümüze getirsinler bakarız.


     Türkiye'de söz konusu olan sadece yargılama değil. Yargılamanın etrafında


bir toplumsal yıldırma, tehdit ve kuşatma anlayışının uygulanmamasına; insan


haklarına, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne tam bir saygı içinde herkesin doğru


dürüst yargılanmasına ihtiyaç var. Yargıyı sokağın etkisine bırakamayız. Asıl


problem hukukun sükunetle, barış içinde hiçbir baskıya maruz kalmadan işlemesini


güvence altına almaktır. Yargıyı sokağın etkisinden çıkarmaktır. Bu, öncelikli


görevdir. Bu bir güvenlik uygulamasıdır. Bunu yapması gereken de devletin


sorumlularıdır, yetkililerdir.''


     


     -''KIBRIS'A, TÜRKİYE'DEN MÜDAHALE''-


      


     Kıbrıs'taki gelişmelere de değinen ******, Kıbrıs'a dışarıdan ve


demokrasiyle bağdaşmayan yöntemler kullanılarak müdahale edildiğini savundu.


Milletvekili transferlerine, pazarlıklara dayalı hükümet oluşturma uygulamasının


KKTC'ye de yansıtıldığını ifade eden ******, şöyle devam etti:


     ''Bu bir yöntem olarak kabul edilemez. Bunun Türkiye'den desteklendiği


giderek netlik kazanıyor. Türkiye'den önemli Başbakan danışmanlarının gizlice,


kendilerini saklayarak Kıbrıs'ta kaldıkları, ikna, etkileme çabalarını


sürdürdükleri, bu temasların sonucunda transferlerin gerçekleştiği görülüyor.


Anlaşılıyor ki bu transferler Ankara'dan planlanmıştır. Bu, Kıbrıs'ın


demokrasisine, siyasal sistemine haksız bir müdahaledir; bunu kabul etmek mümkün


değildir. AKP, Türkiye'ye verdiği zararın ötesinde şimdi Kıbrıs'a kalıcı zarar


verme hazırlıkları içine girmiş görünüyor.


     Öyle anlaşılıyor ki bunun iki hedefi vardır. Hedeflerinden birisi Kıbrıs


sorunuyla ilgili olarak daha çok taviz verilmesini öngören bir siyasi yapıyı


oluşturmak. İkinci olarak da Kıbrıs toplumunun yapısının, dokusunun AKP'nin


Türkiye'de gerçekleştirmeye çalıştığı yapıya, dokuya uygun bir biçimde yeniden


şekillenmesini sağlamaktır. Kıbrıs'ta yaşanan bu olayların arkasında din


yetkililerinin, sorumlularının etkin bir konumda bulunduğu görülüyor. Bu da çok


üzüntü verici bir olaydır. AKP öyle anlaşılıyor ki dini siyasete alet etme


uygulamasını Kıbrıs'ta da uygulamaya koymaya başlamıştır. Bu olaylar karşısında


biz şimdiye kadar gözlemci bir tavır takındık. Ama artık kanaatimiz AKP'nin


doğrudan bu işe müdahale ettiğidir. Kıbrıs'ta çok tehlikeli, yanlış işlerin


yapılmakta olduğudur ve bunun Kıbrıs politikasına daha çok taviz verme şeklinde


yansıması ihtimalidir. Bunları üzüntüyle değerlendiriyoruz.''


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

CHP

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Güncel :: Siyaset Haberleri -
Powered by phpBB © Acemi Forum
Copyright © 2007 By [-İDLE-] & adegerli33