Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Hoşgeldiniz, Misafir
Son Ziyaretiniz:
Toplam Mesajınız: 17
 

AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

Macırların Kullandığı Kelimeler ve Anlamları

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
Macırların Kullandığı Kelimeler ve Anlamları Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Macırların Kullandığı Kelimeler ve Anlamları Macırların Kullandığı Kelimeler ve Anlamları EmptyPtsi Tem. 13, 2009 3:01 pm

Macırların Kullandığı Kelimeler ve Anlamları
aadılmak: yaslanmak, abanmak
abba (ağababa): dede
açıkağazlı: söylenenleri anlamayan, tepki göstermeyen
aga: abi
ağda: pekmez
ağlanmak: şikayet etmek
ağnımak: yatıp yuvarlanmak (eşeklerin yaptığı eylem)
ahretlik: evlatlık
akçabardak: kardelen çiçeği
alatlamak: acele etmek
alma: elma
amsalak: ahmak
anlatmak: sohbet etmek
anteri: gömlek
arabartı: savurgan
aşlak: kötü, fena
aşlama: armut
avrik: patavatsız
ayaz: aydınlık
aydamak: sürmek
ayla: galiba
aymana: tembel
bahşış: hediye
balay: keşke
balton: palto
bandirik: zora gelemeyen, nazlı
bardak: testi
bayınga: nazlı
belemek: kundaklamak
belinlemek: uykuda sıçramak
beygir: at
bıcı: kaz yavruusu
bıcınmak: incinmek (el, kol, bacak)
bıdi: ördek yavrusu
bıldır: geçen sene
bırkalamak: karıştırmak, kurcalamak
bokluk: çöp, çöplük
borana: çılbır
bostan: karpuz
brantı: hurda
bulanmak: kirlenmek
burkan: kavanoz
çatrık: dörtyol ağzı
çekişmek: kavga etmek
çember: başörtü
çetin: dayanıklı
çıbı: hoşt
çığırmak: çağırmak, davet etmek
çiten: küfe
çotuk: kütük
çönmek: üstüne çullanmak
çöplü: arasına yün doldurulmuş iki kat kumaştan dikilen kışlık şalvar
çövmek, çövünmek: zıplamak
çükündür: pancar
dada: bebek
dakılmak: kovalamak
dalamak: (köpek için) ısırmak
darılmak: azarlamak
dimi: sırf yünden dokunmuş kumaş
diren: çatal, yaba
dolaşmak: ziyaret etmek
don: şalvar
dudu: kardeş
dumarlanmak: nezle olmak
dürmek: katlamak
ekin : buğday
ekti: görmemiş, sonradan görme
emecek: emzik
encek: yavru
engin: güzel, kıyak
falfara: sözün nereye gideceğini düşünmeden konuşan
fışkan: ince ve esnek dal (dayak atmakta kullanılır)
fıydırmak: atmak
futa: önlük
gacı: sevgili, manita
geçinti etmek: gizlice şikayet etmek
gege: kanca
geveze: mızmız
geycik (gercik): süs
gırnata: klarnet
gıygı: keman
gicikli: uyuz
gidişmek: kaşınmak
gocuk: içi kürklü palto
godik: eşek yavrusu
gorgor: her konuda önplanda olmak isteyen, öne çıkan
göregör: her bağlamda başkalarından gördüğünü yapan, taklitçi
gözer: büyük kalbur
gözletmek: gözetlemek
guguçuk: kumru
gübür: çöp
gündöndü: ayçiçeği
hacıbuba: kırlangıç
haçan: madem
halaşa: hantal at
halva: helva
hampa: hantal
hayta: it, mcz. serseri
humayın: patiska gibi srımtırak renkli kumaş
ırgalamak: sallamak
ısmık: sümsük, sünepe
ıştınmak: konuşmak
iğliz: kendini bırakmış tembel kişi
ilenmek: beddua etmek
ilkyaz: ilkbahar
inser: çivi
iskirmek: birinin aleyhine doldurup saldırtmak
isle (ıslah): iyi
işlemek: çalışmak
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
Macırların Kullandığı Kelimeler ve Anlamları Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: Geri: Macırların Kullandığı Kelimeler ve Anlamları Macırların Kullandığı Kelimeler ve Anlamları EmptyPtsi Tem. 13, 2009 3:01 pm

kabara: raptiye
kaçmak: koşmak
kadın: güzel
kakavan: boşboğaz
kakirdemek: soğuktan tir tir titremek
kalan: artık, bundan sonra
karşılamak: ağırlamak
kaşkaval: kaşar peyniri
katık: kaymak
kavi: iri yapılı
kelek: kavun
kenef: ayakyolu
keşirlik: çalılarla kaplı ve sapa yer
kezlemek: nişan almak, gözüne kestirmek
kıfı: komik
kırkma: perçem
kırkmak: (tüy ya da saç) kesmek
kırlatmak: birini canından bezdirip bir mekandan kaçırmak
kırvat (krevat): yatak
kıti: tavuk, mcz. beceriksiz kişi
kıtiklemek: meşgul olup oyalanmak ama ortaya bir iş çıkaramamak
kirez: kiraz
koca: büyük
kocabuba: dede
koçara: mısırların saklandığı kulübe, mcz. dağınık yer
kolluk: bilezik
kombak: takla
kombaklanmak: takla atmak
kopoy: av köpeği, mcz. serseri
kosa: tırpan
koşalamak: kovalamak
kotika: el arabası
köse: kısa boylu
kösteklenmek: ayağı takılmak
kral: akasya
kubarmak: şımarmak, kabarmak
kuduğru: tahmini
kulazlamak: görücü usulü evliliklerde arabuluculuk yapmak
kuli: tay
kumpir: patates
kurka: ceket
kürtün: kar fırtınası
loşumak: mayışmak, uyuklamak
löpen: şişman ve hantal kişi
makak: baston
malay: mısır ekmeği
manca: yemek
markuç: hortum
maytap geçmek: alay etmek, dalga geçmek
meci: imece
meçik: davul tokmağı
mekere: sıska
memişhane: ayakyolu
mendil: başörtü
mısmıl: iyice, adamakıllı
mışkırmak: kızarak kendi kendine söylenmek
mihor: alkolik
misir: mısır
miskin: pis, kirli
mişmaş: menemen yemeği
mogu: sürekli homurdanan asık suratlı kişi
molik: kalın sopa, çoban sopası
mora: ince ipten dokunmuş kumaş
mos: asık suratlı
namazla: seccade
narin: iştahsız
nine: anne
oranda: hane halkı
otalamak: zehirlemek
paadı (pardı): değnek
pabıç: terlik
paklamak: temizlemek
pala: örtü, battaniye
palaçor: dağınık, düzensiz (kişi)
pança: avuç
pançalamak: avuçlamak
parpıllamak: közde pişirmek
patırda(n)mak: söylenmek
patırdak: motors...let
paysınmak: kovalayıp dayak atmak
pazı: yufka
pelik: saç örgüsü
penez: sahte altın
pesmet: yağda kızartılan hamur
peşkir: havlu
pıçı: oğlak
pıngaç: kurnaz
pıti: yumurta
pıtpıdik: bıldırcın
pıtret: fotoğraf
pide: börek
piipi: hindi
pişikmek: mızıkçılık etmek, yarı yolda bırakmak
piyazlamak: koruyup desteklemek, nazlandırmak
pootuk (portuk): kof
poporos: kalın sarılmış tütün
püsür: tembel
sağyağ: tereyağ
salmak: havlamak
samut: kulakları iyi duymayan demek olsa da salak anlamında kullanılır
sarmaşmak: sarılmak
savaşmak: uğraşmak
savulmak: çekip gitmek
saya: ağıl
sayvant: kenarları açık, yüksek tavanlı yapı
sefte: ilk defa
seki: iskemle
seme: sersem
senişmek: solup buruşmak (daha çok bitkiler için kullanılır)
sergen: raf
seslemek: dinlemek
sıbıtmak: atmak
sınaşmak: alışmak
sızdırma: kavurma
sini: sofra
soğukluk: hoşaf
sosal: büyük fare
susak: içi boş süs kabağı
susuru (susığırı): manda
sündürmek: çekip uzatmak
sünecek: lastik
süreeç: bulaşık bezi
süsmek: tos vurmak
süven: kazık
şantik: şırfıntı, ******
şapita: bulunduğu yerde eğreti duran nesne
şapşak: maşrapa
şaşbeş: şaşkın
şefteli: şeftali
şelâke: üstte eğreti duran ince giysi
şılak: parlak
şivşelemek: birinin aleyhine doldurmak
takaza etmek: başının etini yemek
taliga: at arabası
taraşlamak: yiyecek bir şey bulmak için karıştırmak
tarator: cacık
te: işte
tekerlenmek: yuvarlanmak
tentene: dantel
tete: teyze
¤¤¤pişti: un helvası
tıkız: sert
tii: evet
titiz: sert, asık suratlı
toparlak: yuvarlak
tuyan: şişman
ufanmak: yorulmak
uğratmak: kovmak
uğur: yan, yön
ummak: canı çekmek
urba: takım elbise
uşak: çocuk
uyuntu: uyuşuk ve tembel kimse
uzakanne: anneanne
ünüklemek: boğazlamak
yağlık: mendil
yalabık: kaygan
yansılamak: taklit etmek
yantiri: ortalığı karıştırmak için her söylenenin tersini söyleyen, nifakçı
yaprılmak: yassılmak, düzleşmek
yaslanmak: ağlamak
ye: evet
yılık: şaşı
yiğin: hafif
yinti: yiyecek
yörük: yarış atı
yudum: lokma
zabın: zayıf, çelimsiz
zatı: zaten
zeer (zahir): tabii, elbette
zem etmek: dedikodu yapmak
zerdeli: kayısı
zığın: genç erkek geyik
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Macırların Kullandığı Kelimeler ve Anlamları

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Acemi Forum Eğitim & Öğretim :: Ödevler & Tezler & Projeler :: Yabancı Dil -
Powered by phpBB © Acemi Forum
Copyright © 2007 By [-İDLE-] & adegerli33