Sen olmasan... Seni bir lahza görmesem yâhûd, bilir misin ne olur? Semâ, güneş ebediyyen kapansa, belki vücûd bu leyl-i serd ile bir çare-i te'ennüs arar, ve bulur; fakat o zulmete mümkün müdür alıştırmak bütün güneşle, semâlarla beslenen rûhu, bu rûh-i mecrûhu? ..
Sen olmasan... Seni bulmak hayâli olsa muhâl, yaşar mıyım dersin? Söner üfûlüne bir lahza kaa'il olsa hayâl; soğur, donar, kırılır senden ayrılınca nazar; ne hazin gelir hayât o zaman vücûda, hem rûha! Yaşar mıyız seni kaybetsek âah ben, kalbim, bu kalb-i muztaribim? ..
Sen olmasan... Bu samimi bir itiraf işte: Sen olmasan yaşamam; Seninle râbıtamız hoş bir iytilâf işte; fakat bu râbıta haalî mi ruhu ezmekden? .. Akşam gurûba karşı düşündüm sükûn içinde bunu: Fena değil sevişip ağlamak, fakat heyhât, bükaye değse hayât! ..