"Başbakan dünya vicdanının sesi olmuştur"...

"Başbakan dünya vicdanının sesi olmuştur"

AB Başmüzakerecisi ve Devlet Bakanı Egemen Bağış, İzmir'de basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Avrupa Birliği (AB) Başmüzakerecisi ve Devlet Bakanı Egemen Bağış, İzmir'de düzenlediği basın toplantısında Başbakan Erdoğan'ın Davos'ta gösterdiği tepkiyle ilgili olarak, "Başbakan Davos'ta cesaretle dünya vicdanının sesi olmuştur" dedi.
AB Başmüzakerecisi ve Devlet Bakanı Egemen Bağış, İzmir'de basın mensuplarıyla bir araya geldi. Toplantıda gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Davos Zirvesi'nde gösterdiği tepkiyle ilgili görüşlerini dile getirdi.
Başbakan Erdoğan'ın sadece Gazze ile ilgili değil dünyanın kanayan tüm yaralarına merhem olmak için elinden geleni yaptığını belirten Bağış, şöyle konuştu:
"Başbakan Davos'ta cesaretle dünya vicdanının sesi olmuştur. Saldırılarda bin 300 üzerinde sivil hayatını kaybetti. Misket bombalarıyla insanların üzerine rastgele yapılan saldırılar, günahsız yavruların, sivil insanların, kadınların ve çocukların hayatını kaybetmesinden herkes rahatsızlık duymuştur. Türkiye kesinlikle bir Avrupa ülkesidir ama aynı zamanda bir Asya, Ortadoğu, Kafkas, Balkan ve Karadeniz ülkesidir. Türkiye'yi diğerlerinden farklı kılan da budur. Türkiye dünyanın kritik meselelerinde ne kadar etkili olursa Avrupa'da o kadar güçlü olacaktır."
Zirve'nin ardından ABD Başkanı Obama'nın Özel Ortadoğu Temsilcisi Mitchell'in Türkiye ziyaretinin ertelenmesiyle ilgili açıklama yapan Bağış, Mitchell'in programının iptal olduğunun kendilerine Davos Zirvesi'nden önce iletildiğini ve konuyla ilgili kendilerine bilgi verildiğini dile getirdi.
Başbakan Erdoğan'ın Davos'ta gösterdiği tepkinin yerel seçim öncesinde bilinçli yapıldığına ilişkin iddiaların yersiz olduğunu da ifade eden Bağış, şunları söyledi: "Başbakan Brüksel'de, Atina'da yerden zorla Türk bayrağını kazırken de mi 29 Mart'ı düşünüyordu? Bir ağlayan çocuk gördüğünde ağladığı zaman da mı 29 Mart'ı düşünüyordu? Tayyip Erdoğan'ın bir duruşu var. Beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz, Başbakan Erdoğan 'diklenmeden dik durmaya' örnek olmuştur. Davos'ta da moderatörün kendini bilmez tavırları üzerine haklı tepkisini koymuştur, bunun 29 Mart ile bir alakası yok."
AB yolunda her zaman dik duracağız
AB üyelik süreci ve AB ile ilişkiler ile ilgili de görüşlerini dile getiren Egemen Bağış, AB'nin siyasi bir proje olmadığını, Türkiye'nin her kesimi için faydalı ortak bir payda olduğunu belirtti.
Daha çağdaş, medeni, müreffeh ve demokratik bir ülke için atılması gereken adımlar olduğunu anlatan Bağış, şöyle konuştu: "Tam üyelik dışında bir alternatifimiz olamaz. Ama biz müzakereleri bitirdiğimiz gün Malta ya da Bulgaristan gibi ufak eksiklere rağmen üye olabiliriz. Norveç gibi üye olmak istemiyoruz diyebiliriz. Ancak buna o gün karar verilsin. O kararı bugün vermeye kalkarsak sürece odaklanamayız."
AB müzakereleri sürecinde Türkiye'de pek çok şeyin olumlu yönde değiştiğini dile getiren Bağış, sözlerine şöyle devam etti: "Son iki haftada Türkiye'de çok önemli gelişmeler oldu. AB ile ilgili ulusal program yayınlandı. Türkiye'nin beş yıl içinde neler yapacağı tek tek bu programda yazılı. TRT 6 yayına başladı. Kendi vatandaşlarımızın kültürel ihtiyaçlarının karşılanması konusunda büyük adım atıldı. Başbakan Erdoğan Brüksel'e giderek Türkiye'nin AB yolunda kararlılığını bir kez daha vurguladı. AB
sürecinde de hiç bir zaman kimseye diklenmeyeceğiz ama her zaman dik duracağız."
Nazım Hikmet'in vatandaşlığının iade edilmesiyle ilgili görüşlerini de dile getiren Devlet Bakanı Egemen Bağış, konuyla ilgili şunları söyledi: "Nazım Hikmet'in vatandaşlığının verilmesinin devlete, millete maliyeti 27 kalemin mürekkebi olmuştur. Başka bir maliyeti olmadı. Bunca hükümet geçti ama AK Parti iktidarı Nazım Hikmet'e vatandaşlığını ve haklı itibarını iade etti. Demek ki bunun için de ortamın hazırlanması gerekti. Türkiye gerçekten demokrasiyi benimsemiş bir ülke. Türkiye'nin sözde demokratları
teşekkür bile etmediler ama olsun biz doğru yaptığımızı biliyoruz."
Nazım Hikmet'in mezarının İzmir'e taşınmasıyla ilgili de açıklama yapan Bağış, "Bildiğim kadarıyla ailesi Nazım Hikmet'in mezarının taşınmasına sıcak bakmıyor. Buna bizlerden önce karar verecek olan ailesidir" ifadelerini kullandı.
Toplantıya katılan AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Taha Aksoy'a da destek verdiğini ve başarılı olacağına inandığını belirten Bakan Bağış, Ak Parti'nin çıkış noktasının belediyecilik olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin incisi olan bir kente AK Parti belediyecilik anlayışını getirmeyi istediklerini belirten Bağış, sözlerini şöyle tamamladı: "Limanı bu haldeki İzmir'e, havalimanı böyle olan bir İzmir'e Avrupalılar'ı getirmeye çekinirim."
AB Başmüzakerecisi ve Devlet Bakanı Egemen Bağış basın toplantısının ardından İzmir Valisi Cahit Kıraç'ı makamında ziyaret etti.