Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Hoşgeldiniz, Misafir
Son Ziyaretiniz: Perş. Ocak 01, 1970
Toplam Mesajınız: 17
 

AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

DİBİNE KADAR DUMAN

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
KaranLık
Co-Admin
Co-Admin
KaranLık
Cinsiyet: Kadın
---www.acemi.yiz.biz---
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 12/02/09
Mesaj Sayısı : 5386
Nereden : DüşLerin İçinden
Lakap : (Küb)
DİBİNE KADAR DUMAN Vide
http://www.acemi.yiz.biz
MesajKonu: DİBİNE KADAR DUMAN DİBİNE KADAR DUMAN EmptySalı Ağus. 04, 2009 12:15 pm

DİBİNE KADAR DUMAN

4 yılın ardından beklenen ''bir'' albümle değil, herkesi şaşırtarak ''iki'' albüm ile karşımıza çıktı Duman. Ve herkesin merakla beklediği bu albüm(ler) hakkında sorularımızı sormak üzere grubu ziyaret ettik.

DUMAN
DUMAN

Bir kere Duman ile röportaj yaptıysanız sonraki olası Duman röportajı ihtimallerinden çekinebilirsiniz. Çünkü onlardan uzun cümleler almak oldukça zordur. Ama bu röportaj son derece keyifli geçti. Ben (İpek), Çetin'den biraz daha önce grubun menajeri Şermin'in harika bir deniz manzarasına sahip ofisinde Ari ile sohbet ederken bunun sebebini az çok öğrenmiş oldum. (Alın size tüyo) "Röportajlara geliyorlar ve şarkıda ne anlatmak istediğimizi soruyorlar. Biz zaten şarkımızla bir şey anlatıyoruz. Bir ne anlattığımızı sesli anlatmak saçma geliyor" dedi Ari. Aslında oturup düşününce de hak veriyor insan. Ardından assolist Çetin (günahını almayalım, araçta problem çıkmış), stajyerimiz Fulin ve grubun geri kalanı geldi. Başladık sohbet etmeye. Yer yer derin sessizlikler, yer yer kahkahalar. Beklendik ve beklenmedik bir sürü parça ile karşılaşacağınız bu iki albüm zaman zaman sizi şaşırtacak, zaman zaman da ağlatacak… Yine her duyguyu barındıran parçalar ile kaşımıza çıktı Duman. Çok konuşulacak, çok sevilecek bir albüm (ups iki albüm) daha...

"Konser" albümü, "Seni Kendime Sakladım" ardından da Yakup'la yaptığınız "Karanlıkta" projesi ile oldukça yoğun günlerden sonra, üç yıldır Duman ortada yoktu. Üç yılın kabaca toparlamasıyla başlayalım.
Kaan: Dört yıl oluyor aslında. Konserler yaptık, arada askere gittik. Parçaları düzenledik, hep beraber çalıştık, ettik bu albümü çıkarmak için. Konser yani, başka bir şey yok. Genelde bu.
Batuhan: Evet, yurt içi, yurt dışı konserler. Zaten başka bir şeye vakit de kalmıyor. Provalar...
Albümlerdeki parçalar ne zaman oluştular?
Kaan: Bestelenişleri bayağı geniş zamanlara yayılmış olabilirler ama son toparlamaya, son aranjmanlara gitmeden bir sene önce başladık ufak ufak. Askerden döndükten sonra da yaptık. En uzun ön çalışmayı bu albüm için yaptık diyebiliriz.
İZOLE ORTAMDA ÇALIŞMA
Albümü İrlanda'da kaydetme süreci var bir de. Onun hikayesi nedir?
Kaan: Parçaları yaparken aramızda konuşuyorduk bu albümü yurtdışında kaydedelim mi diye. Menajerimiz de bu muhabbetlerden sonra araştırmalara başlamış, bize birkaç örnek getirdi. Biz de arasından burayı seçtik. Çünkü çok izole, konsantre olabileceğin bir yer.
Los Angeles'ta da bir yer düşünmüştünüz galiba?
Kaan: Los Angeles var, Seattle olacaktı.
Deneyip de sound'unu beğenmediğiniz bir yer de olmuş galiba?
Ari: Denediğimiz olmadı.
Batuhan: Memphis'te Sun stüdyosunda bir kayıt yaptık, belki odur dediğin.
Kaan: Elvis Presley'nin stüdyosu, ama orada kayıt yapılmıyor artık.
Batuhan: Turistik bir yer artık.
Ari: Beğenmedik diye bir şey yok ama.
Kaan: Müthiş bir yerdi yani.
Aradığınız şey neydi tam olarak? Buradaki ortamdan uzaklaşmak mıydı, yoksa sound açısından mıydı? Buradaki stüdyolardan memnun olmadığınız yanlar mı vardı?
Kaan: Bu müziğin senelerden beri yapıldığı bir yerde yapmak istedik. Bir kültürü var, kayıt sistemi var, bir de orada deneyelim dedik. Daha geniş bir stüdyo, ilk defa bu kadar geniş bir yerde çaldık. Masa (kayıt masası) çok iyiydi, ses teknisyenimiz, James Durkin süperdi. Mix'çi Pat Dunne, o da öyle. Güzel bir kayıt yaptık yani.
Batuhan: Stüdyo ortamı da çok iyiydi yani, tamamen konsantre olabileceğiniz bir ortam.
Kaan: Dublin'in birbuçuk saat dışında bir yer.
Batuhan: En yakın yer 20 dakika.
Stüdyolarda ekipman olarak farklılıklar vardı herhalde...
Kaan: Aletler değişmiyor fazla, onları nasıl idame ettireceğiniz mesele. Buradaki teknisyenler de iyi, üç albümümüzde çalışan arkadaşlar da çok iyi arkadaşlardı.
Peki teknik olarak mı sizde iyi bir his yarattı albümü İrlanda'da kaydetmek, yoksa psikolojik olarak mı?
Kaan: İkisi de. Bu albümü kendimiz yaptık, prodüktör de yoktu. Tamamen kendi kendimizeydik, o yüzden en izole, en konsantre olabileceğimiz yer bizim için en avantajlı yerdi. Orası o açıdan çok iyiydi. Sabah uyanıyorsun müzik, akşam yatana kadar müzik. Başka bir şey yok etrafta, hiçbir şey yok. Hayvanlardan başka!
Bundan sonra da tercih eder misiniz böyle uzaklarda albüm kaydetmeyi?
Kaan: Orada kayıt esnasında dedik zaten, bir daha buralara gelinebilir yani.
Ari: Kayıt için dedik ama.
ARTIK DAHA ÖZGÜR
Önceki albümlerde prodüktör olarak Murat Akad'la çalışıyordunuz, şimdi grup olarak prodüksiyonu hallettiniz. Bu nasıl bir fark yarattı sizce?
Kaan: Parçalar hakkında tamamen dördümüzdük, beşinci bir ses yoktu, biz karar veriyorduk her şeye. Muhabbet ede ede, en güzelini bulana kadar takıldık. Daha özgür oluyorsunuz her açıdan. Eski albümlerde de özgürdük aslında. Burada daha da özgür oluyorsunuz bir şekilde.
İki albüm fikri nasıl oluştu?
Kaan: Zaman uzun olunca baktık parçalar gidiyor, 14, 15, 16, 17, 18... (gülüyor) 20 olmuş. 20 parça da bir CD'ye sığmıyor, böyle yaptık.
Bizim piyasamızda iki albüm risk gibi de görülebilirdi. Siz de 4 şarkıyı dışarıda bırakalım tek albümle çıkalım diye düşündünüz mü?
Batuhan: Uzun bir ara olmuştu aslında.
Kaan: Yapmışız parçaları, dinleyici bekliyor, paylaşalım dedik. Daha fazlası daha iyi olur diye düşündük.
Şimdi 20 şarkı daha ekleniyor Duman kataloğuna, konserler de daha yoğunlaşacaktır herhalde...
Kaan: Konserler daha da yoğunlaşamaz herhalde, hep yoğundu. (gülüyor)
Ari: Evet, baştan aşağı yenilenmiş gibi olacak. Yeni şarkıları dinlemek isteyecek herkes, biz de onları çalmak isteyeceğiz, repertuar tazelenmiş olacak bir şekilde.
O KADAR EMEK, KALİTESİ DÜŞÜK MP3
Albüm çıkmadan önce internete düştü. Nasıl sızdı kayıtlar?
Kaan: Biz de tam olarak bilmediğimiz için kimseyi zan altında bırakmak istemeyiz. Bir şekilde oldu çıktı, biz o kadar kaydettik, ilk kez dinleyişleri kötü bir kayıtla oldu. Çünkü o çekimde bayağı bir kalitesi düşüyor parçaların.
Asıl can sıkıcı olan kötü kayıtla dinlemeleri galiba. Yoksa insanlar dinlesinler ne güzel denebilir ama...
Kaan: Tabii canım, yoksa bugün zaten internette.
Bizim için dört negatif gün oldu işte, albüm çıkana kadar. Paylaşsın insanlar müziği. Kaliteli bir şekilde dinlemek isteyenler gidip CD'sini alacaktır. Ben de dinlemek istediğimde gidip CD'sini alıyorum.
Nasıl haberdar oldunuz internete düştüğünden?
Kaan: Menajer bizi haberdar etti. Tek tek birbirimizle paylaştık. Büyük bir şey değil aslında, bütün dünyada oluyor bu durum. Biz de yetişiyoruz işte. (gülüyor)
Batuhan: Konserden birkaç gün önce parçaları ezberlemek isteyenler için de fırsat oldu böylece.
CENGİZ BAYSAL ARTIK TAMAMEN DUMAN'DA
Cengiz Baysal da gruba katıldı bu arada, artık resmi dördüncü eleman olarak. Nasıl oldu?
Cengiz: Çok doğal oldu aslında. Daha önceki albümlerde de parça yazımlarında birlikte çalışıyorduk, davul partisyonlarında fikir vermeye çalışıyordum. Ama o aralar kendi albümlerimi de yapıyordum, kafamın içinde başka projeler de vardı, değişik müziklerin peşinde de koşuyordum. Bir dönem geliyor, müzikal olarak yapmak istediğiniz şeyler kesişiyor. Doğal olarak kendinizi bir grubun içinde buluyorsunuz. Her müzisyen için hayatının dönemlerinde limanlar oluyor, kendinizi müzikal olarak, sosyal anlamda rahat hissettiğiniz. Böyle doğal olarak gelişti, kendimi bu müziklerin bir parçası olarak hissediyorum.
Kayıtlarda üretim olarak daha fazla katkıda bulundunuz mu, rolünüzün genişlediğini hissettiniz mi?
Cengiz: İki parça yazdım, iki albümde birer parçam var. Bu bir yenilik. Diğer tarafı; hep böyle çalışıyorduk zaten. Kaan, Ari, Batuhan beni önceden de hiç bir stüdyo müzisyeni gibi hissettirmedi. Birlikte provaya giriyorduk, şunu deneyelim gibi en akla gelmedik fikirleri deneyene kadar, kaydı yapana kadar her türlü ihtimali gözden geçiriyorduk. Bu albümde de öyle oldu.
Grubun gerisi için bir rahatlama da oldu mu, Cengiz Baysal'ın full-time üye olması?
Ari: Cengiz Baysal hocadır, (kahkahalar) o yüzden katkısı zaten tartışılmaz.
Kaan: Bu albümde ön çalışma biraz daha uzun olduğu için, konserde çalıyormuşçasına bayağı bir döndük şarkıları. O yüzden bu albümde biraz daha canlı çalım hissini vermişizdir belki bir aradayken. Önceden parçalar albüm bittikten bir sene sonra konserlerde daha iyi oturuyordu. Şimdi o süreci öncesine almış olduk. Parçaları oturttuk sonra kayda girdik, öyle bir fark var.
YİNE AYNI EKİP, YİNE AYNI ENSTRÜMAN
Albümün sizin için öncekilerden farklı yanı nedir?
Kaan: Farklı bazı tınılar taşıyor. Sound farkı var, başka stüdyo. Bu kadar.
Batuhan: Onun dışında bir şey yok, yine aynı ekip, aynı enstrüman.
Kaan: Elimizden geldiğince doğal bir şekilde içimizden gelenleri çıkartmaya çalıştık işte. Farklılıkları siz tespit edin artık.
Albümlerin isimlerinin "Duman 1" ve "Duman 2" olması, ilk albümle birlikte 10. yılınız olduğunu da düşünürsek yeni bir başlangıcı mı ifade ediyor?
Kaan: Basit olsun diye düşündük. İki albüm çıkıyordu, bir isim hissiyatı gelmiyordu. A-B, Alfa-Beta, 1-2 gibi düşünüyorduk, 1-2 de klasik bir yöntem gibi geldi bize.
Hangi şarkıların hangi CD'ye gireceğine nasıl karar verdiniz?
Batuhan: Çok uzun düşündük. (gülüyor)
Kaan: Stüdyoda bir tahta vardı şarkıların isimlerini yazdığımız. Öyle oynaya oynaya yaptık. Özellikle ayırdığımız, birisi ağır, birisi hızlı olsun, ya da biri karanlık, biri açık olsun gibi bir ayrıma gitmedik. Güzelce, sıkılmadan dinlenebilir bir liste yapalım dedik.
Batuhan: Birkaç tane değişik CD'miz olmadı da değil ama.
Kaan: Hızlı şarkılarımız var, orta tempolular, slow'lar... İşte onları dağıttığında bir liste çıkıyor karşına.
İlk başta kafamda bir albümde ağır ve damar şarkılar diğerinde de daha punk şarkılar gibi bir bölünme bekliyordum aslında.
Kaan: Şimdi öyle bir şey yaptığın zaman, damar üzerine damar artık orada patlayabilir çocuklar.
Ari: Damar damar üstüne binebilir o zaman!
Önceki albümlere göre politik yoğunluk daha fazla gibi. Dört ya da beş şarkıda hissediliyor bu.
Kaan: Her zamanki oranda tutmaya çalıştık aslında.
Ari: 20 şarkı olunca çokmuş gibi gelebilir.
Kaan: Ya çok olsun zaten. Dört beş de yoktur da, sen bir daha bir incele.
Batuhan: Hangilerini tespit ettin?
'Hayvan' var.
Kaan: 'Rezil' var, 'İyi de Bana Ne' var... Üç taneymiş işte. Ama 'Rezil' çok uzun olduğu için iki parça gibi algılanmış olabilir!
FUTBOL MUHABBETİ
Duman'ı yakalarız da futbol muhabbeti yapmaz mıyız? Enteresan bir dağılım var grupta. Ari dışında herkes Fenerbahçeli, Ari ise Galatasaraylı. Röportajın yapıldığı gün ise Galatasaray'ın Hamburg karşısında yenileceği gün idi:)

Fenerlilerin ağırlığı var galiba grupta?
Kaan: Var, büyük ağırlık var, 3’e 1. Üçün biri oluyor Ari!
Ari: Nerede çokluk, orada... Alacağız maçı, ben inanıyorum ona. Stadın önemi yok, kupayı almak önemli bence.
Kaan: Batuhan’la hemen hemen her hafta Fenerbahçe maçına gideriz. Diğerlerini de televizyondan seyrederiz. Futbolu spor olarak da seviyoruz. Fanatizmin ötesinde.

Var mı öyle bir araya gelip halı saha maçı yapma durumlarınız?
Kaan: Eskiden yapardık, sonra Batuhan son maçta bacağını kırınca, sanal alame geçtik. Mesela biz manyaklık yapıyoruz, hep beraber aynı takımın içinde olup Türkiye'ye kupa kazandırıyoruz. Dört kişi paslaşıyoruz.

ÖNCELİK TÜRKİYE'NİN
Daha evvel yurt dışı konserleriniz de oldu. Nasıl gelişti? Ve nasıldı konserleriniz?
Cengiz: Nasıl geliştiğini bilmiyorum açıkçası! (kahkahalar) Bana "Amerika'ya gidiyoruz, hazırla çantayı" dediler, gittik.
Kaan: Memphis'te bir organizasyonda Türkiye onur konuğuydu, organizatörler de bizi düşünmüşler. Aretha Franklin, Santana falan var, seve seve çalarız dedik. Organizatörler de biz gitmişken New York, Los Angeles ve Washington'da birkaç konser daha ayarladılar. Çok iyiydi, çok kalabalıktı, bayağı eğlendik. Ses sistemleri falan müthiş.
Cengiz: Rock geleneği çok oturmuş olduğu için gittiğiniz her kulüpte çok rahat ediyorsunuz sound açısından.
Sade bir kapak, sizin fotoğraflarınız yok bu sefer. Nasıl çıktı bu fikir?
Kaan: Biz tercih ettik bunu, sade olsun dedik, geri kalanını onlar yaptılar. Kendiliğinden oluşuyor bunlar, biz yeni bir döneme geçiyoruz denmiyor ama sizi götüren ortam, başka plak şirketi, kendi prodüktörlüğünüzü yapıyorsunuz, yeni bir dönem oluyor kendiliğinden.
BEST OF İÇİN ERKENDİ
"Best of" albümü ve "Konser" albümü çıktı. Onlarla ilgili görüşleriniz neler?
Kaan: Plak şirketlerinin bütün dünyada yaptığı normal işlerdir bunlar. "Greatest Hits" miydi, "Best of" muydu, onun için biraz erken olduğunu düşündük, aslında dokuz senede yapılmaz yani.
Ari: Sene olarak bakma abi, üç albüm olarak bak.
Kaan: Yani bu bir pazarlama yöntemi, para kazanıyor insanlar sonuçta. Biz o konuların içinde hiç olmadık yani. Bize danışılmadı en azından, bir tanıdık geldi "A sizin albüm çıkmış" diye getirdi.
Batuhan: Evet, sokakta öğrendik biz de.
Kaan: Dinleyen, seven biri için bu tarz şeyler koleksiyon için iyidir yani, o yüzden iyi bir şey.
Böyle bir dönemde albüm çıkarma fikri korkutmadı mı sizi, kriz vs?
Kaan: Yok, biz dedik çıkaralım, alan alır. Satılmazsa da biz yapmış oluruz. Plak şirketi ilgileniyor o kısımla biz sadece müziğimizi insanlara iletelim ve konserlerde de onlarla çalıp söyleyelim istiyoruz. Kriz tabii herkesi etkiliyor. Ama bizim olayımız mümkün olduğunca konserler vermek ve dinleyici ile paylaşmak. Bizim için konserler önemli, plak şirketi için ise satış. İlk albümümüzden beri hiç satış kaygısı taşımadık.
Birkaç provanıza denk gelmiştim, müzik alıp başını gidiyordu. Parçalar da öyle oluşuyor herhalde?
Kaan: Evde kim yapıyorsa yapıyor beste, ardından da aranje ediyoruz. Ama senin denk geldiğin bizim çalışmalarımızın %60'ını oluşturuyor zaten. O bir parça üstünde çalışma değil de tamamen boşluğa kendini bırakıp çalmak. Oradan da bir şeyler çıkıyor onları da konserlerde aralara serpiştiriyoruz ya da fikirler geliyor aklımıza.
Röportaj: Çetin Cem Yılmaz, İpek Atcan
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

DİBİNE KADAR DUMAN

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Acemi-Forum Müzik&Genel Konular :: Müzik Haberleri -
Powered by phpBB © Acemi Forum
Copyright © 2007 By [-İDLE-] & adegerli33