İngİlİzce'de Mastarlar The Infinitive TEMEL KALIPLAR
Öğrenmemiz Gereken Kalıplar Şunlardır:
PRESENT ACTIVE to see = görmek
PASSIVE to be seen = görülmek
PERFECT ACTIVE to have seen = görmüş olmak
PASSIVE to have been seen = görülmüş olmak
CONTINUOUS PRESENT to be seeing = görüyor / görmekte olmak
PERFECT to have been seeing = görüyor olmuş olmak, göregelmiş olmak
NOT: Continuous (progressive) mastarların edilgen (passive) biçimi yoktur.
ÖRNEKLER VE TÜRKÇE ÇEVİRİLERİ NOT: Çeviri işlevini önplana alırken, güzel Türkçemizi biraz küstürmek zorunda kaldım...
01 The committee does not wish him to accept a professorship at a foreign university and this is only natural since they would not want to lose one of their best men. Kurul kendisinin yabancı bir üniversitede profesörlük kabul etmesini istemiyor. En iyi adamlarından birisini kaybetmek istememeleri (genelde istemeyecekleri) çok doğal...
02 After checking his documents, they let him go. I had expected him to be arrested (that they would arrest him), but he was let go. Belgelerini kontrol ettikten sonra kendisini salıverdiler. Tutuklanacağını (Onu tutuklayacaklarını) düşünüyordum (umuyordum), ama salıverildi... ("let" fiilinin yalın mastar, yani "to" olmaksızın yalın fiil alışına dikkat)
03 Everyone heard her screaming at the top of her voice, but no one actually saw the man take (taking) the money. Avazı çıktığı kadar bağırdığını herkes duydu, ama kimse adamın parayı aldığını (adamı parayı alırken) görmedi... ("saw the man take" = mastar kullanımı ile, "saw the man taking" = ad-fiil kullanımının anlamı nasıl değiştirdiğine dikkat ediniz...) _________________